Hayır, çünkü tamamen izleme üzerine kurulu bir dünyada gerçek özgürlük görülmemekte yatıyor. | Open Subtitles | كلّا، بل لأن في عالم مراقب بالكامل تكمُن الحريّة الحقّة في ألّا تُرى |
Bizim hikayemizin sonunun da şurada yatıyor olması mümkün. | Open Subtitles | هناك فرصة أن نهاية قصتنا تكمُن في الداخل |
Bu Einstein'ın kütleçekimi anlayışının temelinde yatıyor. | Open Subtitles | فهي تكمُن بجوهر مفهوم (إنشتاين) لـ"الجاذيّة". |
İpucumuz bu semboller içinde yatıyor. | Open Subtitles | تكمُن الدلائل في هذه الرموز. |
Yeteneği başka bir yerde yatıyor. | Open Subtitles | موهبتها تكمُن بشيء آخر. |