Uzaylılara ait bir teknoloji gibi, "Portekizli bir doktor" tarafından kıçınıza enjekte edilen ve hafızanızda yara bırakan bir olaydı. | TED | في مناسبات كهذه يصبح الندب من الماضي كقطعة من تكنلوجيا المخلوقات الفضائية التي تم ادراجها في أردافكم بيد دكتور برتغالي |
Evrak kutusu teknoloji milyarderi Dreyfuss'a ufak bir servete satılmış. | Open Subtitles | ورقة مطوية عن ثروة صغيرة الى تكنلوجيا المليونير مالكلوم داريفيوس |
Ve öğrendim ki ilk teknoloji 2.6 milyon yıl önce kemikten yapılmış aletlerde göründü. | TED | وقد علمت أن أول تكنلوجيا ظهرت في شكل أدوات حجرية كان قبل 2.6 مليون سنة مضت. |
Kaynaklar - bilimsel kaynakların bazısı, sürekli olarak ET (Eğitim teknolojisi)'yi aşırı sinirli ve düşük performanslı olmakla suçlar. | TED | البحوث -- جزء منها، البحوث العلمية، دائماً تلقي باللوم على تكنلوجيا التعليم على أنها ملفقة للغاية وقاصرة عن الأداء. |
Frank de bu kadar eski bir teknolojiye vakıf tek mühendis. | Open Subtitles | وفرانك هو المهندس الوحيد المختص بهكذا تكنلوجيا قديمة |
Oksijen sevkiyati. Oksijen sevkiyati Teknolojileri yeni degil | TED | تكنلوجيا إرسال الأوكسجين إلى الموقع ليست جديدة. |
Tamam,Mike, üzgünüm ama ordu teknolojilerini çalmak için yardım edemem. | Open Subtitles | أوكي مايك, أنا آسف لكنني لا أستطيع المساعدة في سرقة تكنلوجيا الجيش |
Ve bence bu çok önemli. Çünkü mesela Mozart'ın piyanonun teknolojisinin buluşundan önce yaşadığını düşünün. Toplum için ne büyük bir kayıp olurdu. | TED | وأعتقد أنه مهم للغاية. لأنك إن أستطعت تخيل موتسارت قبل أن تُكتشف تكنلوجيا البيانو ، كم ستكون خسارة المجتمع. |
İleri teknoloji şehirler yapabiliriz, ama ayrıca insan doğasının dönemi olmayan kültürel gereklerine yanıt verebilir. | TED | يمكن أن نُنَمي مدن ذات تكنلوجيا عالية، لكنها تستجيب الى الاحتياجات الثقافية الأبدية للروح البشرية |
Bu bir araştırmacı teknoloji, fakat klinik testlerde kronik ağrılı hastalarda %44'ten %64'e kadar bir azalma görüyoruz. | TED | هذه تكنلوجيا تقوم بالتحقيق لكن في تجارب معملية نشهد تناقص 44 الى 64 في المائة في مرضى الألم المزمن |
Ben teknoloji diye iPod'uma, cep telefonuma ve bilgisayarıma derim, ama bunun onlarla hiç bir alakası yok. | TED | حسناً، أنا أسمي جهاز الآي بود والهاتف والكمبيوتر خاصتي تكنلوجيا لكن لا علاقة لهذا بذلك. |
Bu iyi bir teknoloji olabilir, ama ben yeterli bir destek yapısının olmadığını düşünüyorum. | TED | قد تكون تكنلوجيا جيدة، ولكنني أرى أن البنية التحتية ضعيفة. |
KUCAK infant ısıtıcının ve buna benzer basit çözümlerin gelecek teknoloji için yeni bir trend oluşturmasını umuyoruz; büyük sosyal farklılar yaratacak potansiyele sahip basit, lokal, ucuz çözümler. | TED | نحن نأمل أن مدفئ الأطفال الرُضّع والإبتكارات البسيطة الأخرى مثل هذا ستمثل إتجاه جديد لمستقبل تكنلوجيا: ذات حلول بسيطة، محلية، ومنخفضة الكلفة التي لديها القابلية لفعل تأثير ضخم إجتماعياً. |
Bu hafta teknoloji ile ilgili bir çok şey duyduk ve hatırlamamız gereken ve önemli olan kalbimizdeki teknolojiyi geliştirmek için enerjiye yatırım yapmak. | TED | لقد سمعنا الكثير عن التكنلوجيا هذا الاسبوع، ومن المهم لنا ان نتذكر إستثمار الكثير من طاقاتنا لتحسين تكنلوجيا القلب. |
69'da zamanının ötesindeydi ancak bu teknoloji artık eskidi. | Open Subtitles | كان متقدماً في وقته عام 69 لكنه الأن عبارة عن تكنلوجيا عتيقة |
Eğitim teknolojisi öncelikle uzak bölgelere ulaştırılmalı daha sonra diğer bölgelere. | TED | تكنلوجيا التعليم يجب أن تُقدّم الى المناطق النائية أولاً ولاحقاً للمناطق الأخرى. |
Ve bu geleceğin eğitim teknolojisi için bir amaç mı olmalı | TED | ويمكن أن يكون هذا هدف تكنلوجيا التعليم في المستقبل |
Benim tüm suç kariyerim 1984 yılından itibaren kullanılan teknolojiye dayalı bu yüzden, bu konuyu dinlemeyi çok isterim, lütfen devam et. | Open Subtitles | أما أنا فلا فحياتي الإجـرامية مبنية على تكنلوجيا ما بـعد عـام 1981م لذا فأنا متابعٌ تماماً لذا إستـمري من فضلك |
Goa'uld'lar kişinin hafızasını keşfetmek için gerekli teknolojiye sahipler. | Open Subtitles | (الغواؤولد) يحوزون على تكنلوجيا لجسّ ذكرياتنا |
Bana söz verin, eğer savunma Teknolojileri üretemeyi başarırsanız, bu bahsettiğiniz kalkanlar gibi, bunları hükümetimle paylaşacaksınız. | Open Subtitles | عدوني, إذا كنتم قادرين على تطوير تكنلوجيا دفاعية مثل الدروع التي تحدثتم عنها أنكم ستشاركونها مع حكومتي |
Şehrin bilişim teknolojilerini tedarik etmeyi düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن نأمل ان نوفر معدات تكنلوجيا لهذه المدينة |
Fakat bu durum yeni genom teknolojisinin yardımıyla hızla değişiyor | TED | لكن ذلك يتغير بسرعة بمساعدة تكنلوجيا الجينوم الحديثة. |