"تكون سعيداً" - Translation from Arabic to Turkish

• mutlu olmanı
• mutlu olmalısın
• Mutlu olmak
• mutlu olman
• Mutlu olmayı
• mutlu olmayacaksın
• mutlu olursun
• mutlu olmanızı
• mutlu olamıyorsun
• çok mutlu
• Seni mutlu
• mutlu olamaz
• mutlu olamazsın
• Sen mutlu olana
• senin mutluluğun

Çünkü her şeye rağmen Patrick, senin mutlu olmanı istiyorum.
لأنه، وبالرغم من كل شيء، أريدك فقط أن تكون سعيداً.

Eğer başıma bir şey gelse de sen tek başına kalsan da, mutlu olmanı isterim.
رغم هذا ، لو حدث مكروه لي و كنتَ وحيداً .. اريدك انت تكون سعيداً

Öyle birini kaybetmenin ne demek olduğunu bilemem fakat... senin mutlu olmanı isterdi diye düşünüyorum.
الآن , لا أعرف ما هو شعور فقدان شخص ما هكذا لكن أعتقد أنها لكانت تريدك أن تكون سعيداً

Her gün odaklanacağın bir işin olduğu için mutlu olmalısın.
عليك أن تكون سعيداً بإمتلاكك وظيفة لتركز عليها كل يوم.

Onbaşı Paulo, Mutlu olmak istiyorsan, önce beni mutlu etmelisin.
عريف بولو تريد أن تكون سعيداً ؟ إذا أجعلني سعيد

mutlu olman gerek. Tavsiyene uydum, dünyaya büyük bir iyilik yapıyorum.
من المفترض أن تكون سعيداً أنا أقوم بتقديم خدمة كبيرة للعالم

Walter, bir kereliğine Mutlu olmayı denemelisin bence.
تعلم والتر لمرة واحدة فقط أظن أن عليك أن تحاول أن تكون سعيداً

Dünyadaki yerini bulana kadar mutlu olmayacaksın.
لن تكون سعيداً حتى تجد مكانك فى هذا العالم

Bence işi yarım yapmak sende işe yaramıyor. Ben sadece... Ben sadece mutlu olmanı istiyorum, tamam mı?
لا يبدو ان عملك يدر الربح انا اريدك ان تكون سعيداً , فعلتها ام لا

Ayrıca, onlar için çok önemlisin. Ve mutlu olmanı istiyorlar.
،بالإضافة،أنت تعني الكثير لهم ويردون منك أن تكون سعيداً

Evet, çok mutluyum, ve senin de mutlu olmanı istiyorum.
نعم أنا سعيدة للغاية وأريدك أن تكون سعيداً أيضاً

Ortağımsın, annem değil. İyi bir kız bulup mutlu olmanı istiyorum oğlum.
انا فقط اريدك انت تكون سعيداً وتجد فتاه جيده.

Senin mutlu olmanı istiyorum ve bu Caroline'nin yanına taşınmanı gerektiriyorsa o zaman bunu yapmalısın.
أريدك أن تكون سعيداً. كارولينو إذاكانيعنيهذابانتقالكمع إذا أعتقد بأنه يجب عليك فعل ذلك.

Sadece mutlu olmanı istiyorum, o kadar!
أنا فقط أردت أن تكون سعيداً, هذا كل الأمر أهذا كثير لطلبه ؟

Şu anda acil bir durum olduğu için mutlu olmalısın.
عليك أن تكون سعيداً جداً أننى لديّ حالة طارئة الآن

Sana özgürlüğünü verdiğim için mutlu olmalısın. Özgürsün işte.
يجب ان تكون سعيداً بما اعطيك, انت رجل حر

Eğer insan gerçekten Mutlu olmak istiyorsa, bugünü yaşamalıdır.
, أقصد , كي تكون سعيداً حقاً عليك أن تعيش في الحاضر

Benim birileriyle dostluk kurmamın sevindirici bir şey olması ve senin de benim için mutlu olman gerekirdi.
كان من المفترض كوني مساعدة جيداً و كنت من المفترض أن تكون سعيداً من اجلي

Ama bunu bilmek Mutlu olmayı imkansızlaştırıyor.
ولكن معرفة ذلك تجعلك من المستحيل أن تكون سعيداً

Arayıcı başarısız olur da eski efendin seni ele geçirirse sen de pek mutlu olmayacaksın.
و أنتَ لن تكون سعيداً جداً حينما يفشل الباحث، و يتسنَ لسيدكَ السابق وضع يده عليكَ مُجدداً.

mutlu olursun sanmıştım. Onunla çıkmamı başından beri istemiyordun.
اعتقدت انك سوف تكون سعيداً انك لا تريد مني الذهاب معها الى اول مكان

O sizin sağlıklı ve mutlu olmanızı umuyor.
(و هو يتمني لك أن تكون سعيداً في حياتك) (وبصحة جيدة)

anlamıyorum neden sadece burada olduğumdan mutlu olamıyorsun, annem gibi.
لا أعلم لم لا تكون سعيداً فحسب بوجودي كأمي

Onu yediğimizde çok mutlu olacaksın.
سوف تكون سعيداً جداً عندما نأكلها إنها سمكة لذيذة

Seni mutlu etmeyebilir, ama bileceksin.
ربما لا تكون سعيداً بالإجابة , لكن ستعرف

Onların başarısı için mutlu olamaz mısın?
ألا يجب أن تكون سعيداً لنجاحهم ؟

Kanıtlamalıyım. Çünkü burada mutlu olamazsın.
لقد اثبتت ذلك لأنه لم يمكنك أن تكون سعيداً هنا

Sen mutlu olana dek kimse para almayacak.
لا أحد يتلقى أجراً حتى تكون سعيداً.

Bizim için senin mutluluğun önemli. Ayrıca etrafın seni seven insanlarla dolu.
ما يهمّنا هو أن تكون سعيداً و محاطاً بأناسٍ يحبّونك.