Fakat acı veren o anıları sahiplenmek bize anlayış ve bilgelik kazandırabilir, böylelikle bizi ayakta tutan iyiyi bulabiliriz. | TED | لكن إحتضان تلك الذكريات المؤلمة يمكن أن يؤدي إلى رؤىً جديدة والمزيد من الحكمة، لإيجاد ذلك الخير الذي يقويك. |
Babanın o anıları yok etmek için bu kadar uğraştığına göre ona karşı büyük bir tehdit oluşturuyorlar. | Open Subtitles | ليكس انا لا اعتقد بأن اباك يفعل مثل هذه النهايات لتحطيم تلك الذكريات إذا هم لم يشكلوا نوع من التهديد عليه |
Tüm o yıllardan sonra tabii ki tüm Bu anıları biriktirdim. | TED | وبعد كل تلك السنوات، بالطبع تجمعت لدي كل تلك الذكريات. |
o anılar bir görüşten geliyordu, daha onların garipliğinin farkına vardığında. | Open Subtitles | تلك الذكريات قد غابت عن مجال رؤيتك، إلا أنك مدرك لغيابها. |
Yüz yıl geçse bile Bu hatıralar Çinlileri yaralıyor! | Open Subtitles | وحتى بعد مئات السنين من هذا تلك الذكريات لا تزال تؤلم الصينيين |
Ama artık öldü ve ondan geriye sadece Bu anılar kaldı. | Open Subtitles | ولكن هذا انتهى تلك الذكريات هي كل ما تبقى لي منه |
Bu anıların değerini bilmelisin. Bizi biz yapan şeyler onlar. | Open Subtitles | عليكِ تقدير تلك الذكريات فهي ما تعرف شخصياتنا |
Hayır, onları hatırlayamazsın, o hatıralar geri döndüğün zaman senden alındılar. | Open Subtitles | أنت لن تتذكر هذا تلك الذكريات تم إنتزاعها منك عندما عدت من الإرتقاء |
Clark, eğer o hatıraları geri alabilirsem, canımı sıkan sorulara cevaplar alabileceğim. | Open Subtitles | كلارك إذا أمكنني أعاده تلك الذكريات سيمنحوني الأجابات على الأسئلة التي تزعجني |
Düşünüyorum da o anıları geride bırakmanın zamanı geldi. | Open Subtitles | أعتقد أنه حان الوقت لتفعيل تلك الذكريات وراءنا. |
Eğer Summerholt o anıları silmeye yardım ederse belki Kevin hayatına dönebilir dedik. | Open Subtitles | رأينا أنه لو أستطاع معهد سامرهولت المساهمة في محو تلك الذكريات قد يستطيع كيفن إكمال حياته |
Korkarım ki o anıları temelli silmenin vakti geldi. | Open Subtitles | أخشى أن الوقت حان لمحو كل تلك الذكريات للأبد |
Dale, tüm Bu anıları, cuma sabahı Paris'te olabilmek için geride bıraktı. | Open Subtitles | ربما كانت كل تلك الذكريات هي ما جعلت ديل يغادر الى باريس في يوم الجمعة ذاك |
Anne, daha fazla "benim gibi"lerim olmasın. Tüm gün Bu anıları anlatıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تذكرين تلك الذكريات طوال اليوم و هذا يدفعني للجنون |
Tanrı'm, senden aldığım tüm Bu anıları onu bağlarken bilseydim ne kadar farklı bir bağlam oluştururdu. | Open Subtitles | كل تلك الذكريات من أموركِ بينماكنتأربطها.. لها سياق مختلف الآن.. |
o anılar çok kötüdür. | Open Subtitles | ولكن يمكنني وضع حاجز يمنعه من تذكرها تلك الذكريات سيئة. |
Tüm o anılar şu an seni içten içe yiyordur herhalde Stefan. | Open Subtitles | حتمًا كلّ تلك الذكريات تنهشك حيًّا الآن يا (ستيفان). |
Bebeğim... Tüm Bu hatıralar, sadece bizim... | Open Subtitles | حبيبي، كما تعلم أن جميع تلك الذكريات انها لنا فقط |
Bu anlar, Bu anılar, hepsini detaylı biçimde duymalıyız. | Open Subtitles | تلك اللحظات تلك الذكريات نحتاج لسماعهم بالتفصيل |
Bu anıların birkaç gün önce geldiğini söylediler. | Open Subtitles | قالوا إن تلك الذكريات عاودتهم منذ يومين. |
Seni o hatıralar mahvetti, değil mi? | Open Subtitles | تلك الذكريات دائما معك,أليس كذلك |
Lex'in akıl sağlığını benden başka kimse daha çok önemseyemez Clark ama o hatıraları geri kazanması bana karşı kötü değil. | Open Subtitles | لا أحد يهتم بصحه ليكس العقلية مثلي كلارك لكنه ليس حقي لأمنعه من إستعادة تلك الذكريات المفقودة |
- O anıyı hatırlamaya cesaretin olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تمتلك الشجاعة لاسترجاع تلك الذكريات ؟ |
O anılardan bazıları kötü olabilir ama bazıları da iyiydi. | Open Subtitles | وكانت بعض تلك الذكريات سيئة، ولكن كان بعضها جيدة أيضًا |
Bu anılardan bazılarını yüzeye çıkarabilirsek kontrol meselelerinin kökenini de bulabiliriz. | Open Subtitles | طفل متبنى، لا سيطرة لك على مصيرك إن استطعنا إظهار بعض تلك الذكريات إلى السطح، فقد نجد أصل مشاكل سيطرتك |