"تلك الظلمة" - Translation from Arabic to Turkish

• o karanlık
• karanlıkta
• bu karanlık

Saf yanlızlığın olduğu o karanlık yerde hayatım boyunca ilk kez onun sevgisini hissetttim.
وكان في تلك الظلمة الذي شعرت بحبه للمرة الأولى في حياتي.

o karanlık daima bir parçan olacak.
تلك الظلمة ستظل جزءًا منك دومًا.

Aksi hâlde, o karanlık büyüyüp yayılacak ve hepimizin üzerine bir gölge gibi çökecek.
"وإلا، سوف تكبر تلك الظلمة وتنتشر.." "وتلقي بظلالها علينا جميعا..."

Birkaç biradan sonra onun evine gittik ve karanlıkta hoşca vakit geçirdik.
بعد ماقد يسميه البعض القليل القليل من الشراب ذهبنا الى منزلها وقضينا وقتا رائعاً بالفعل في تلك الظلمة

Ve bu karanlıkta, kendini çok kötü bir güce tamamen, tüm ruhuyla teslim etti.
"وفي تلك الظلمة سلّم نفسه تمامًا لقوّة جامحة الشرور وفاسدة"

İçindeki bu karanlık büyüyüp daha güçlü olacak ve sonra ne olacak?
تلك الظلمة بداخلك , فقط ستزيد حجمًا وقوة وماذا بعد ذلك؟

Artık, bu karanlık yönün Richard'ta da olduğunu öğrendik.
والآن نعرف ان تلك الظلمة في ريتشارد

Hazırlıklı olmazsak o karanlık, pis kokulu lağım suyunu kusup bizi onun yozlaşmışlığında boğacak.
"وإن لم نكن على استعداد" ستنشر تلك الظلمة نهراً" "... من القذارة

- Ben o karanlıkta yalnızım. - Yalnız değilsin, Will.
أنا وحيد في تلك الظلمة - (أنت لست وحيداً يا (ويل -

ve bu karanlık benim bir parçam oldu.
وأصبحت تلك الظلمة جزء مني.