"تلك النافذة" - Translation from Arabic to Turkish

    • o pencereden
        
    • şu pencereden
        
    • o pencereyi
        
    • o pencerenin
        
    • Şu pencerenin
        
    • cam
        
    • O camı
        
    • pencerede
        
    • şu pencere
        
    • O pencereye
        
    • pencereye bir
        
    Çünkü gözlerimi araçlarimda tuttum ve bombayi tam olarak o pencereden içeri attim. Open Subtitles لأنني أبقيتُ عينايَ على معداتي قذفتُ تلك القنبلة بدقة شديدة عبر تلك النافذة
    Evet, eğer diş fırçamı kullanırsan hemen şu pencereden atlarım. Open Subtitles نعم، إذا استعملت فرشاة أسناني سأقفز من تلك النافذة
    o pencereyi gördüm, çığlıklarla perdelerini kapattım. Open Subtitles رأيت تلك النافذة وطلبت منه إغلاق الستائر
    AD: Ve o pencerenin dışından kaydedilen sessiz videodan kurtarmayı başardığımız ses şöyle. TED وهذا ما أمكننا إستعادته من الفيديو الصامت الذي صورناه من الخارج من خلف تلك النافذة
    Ama Şu pencerenin kenarından bakabiliriz. Open Subtitles ‫ولكن يمكنك أن تنظر عبر تلك النافذة. ‬ ‫تعال معي‬
    Şimdi, cam bölmesi orta bir yükseklikte 178 cm olarak temizlenmiş. Open Subtitles الآن ، تلك النافذة تم تنظيفها من مركز طول 5 أقدام
    O camı yaptırmalısınız. Open Subtitles يجب عليك أن تصلح تلك النافذة
    İşte... tam şurada, şu pencerede bir hareket vardı! Open Subtitles كان هناك , لقد كان هنالك شيئاً عند تلك النافذة هناك
    Burada bir şeyler dönüyor, çünkü hiçbir erkek şu pencere tasarımlarını tek başına seçemez. Open Subtitles شيئ ما يدور هنا .. لإنه لايوجد رجل سوف يختار ستائر تلك النافذة بنفسه
    Eğer O pencereye ateş etmeseydin bizim de otopsimiz yapılıyor olabilirdi şu an. Open Subtitles لو لم تُصب تلك النافذة عندما فعلت، كان تشريحي للجثة سيكون كاملاً الآن.
    o pencereden atlamadan önce sana bir tek şey söylemek istiyorum. Open Subtitles أود أن أقول لك شيئاً واحداً قبل أن تقفز من تلك النافذة
    o pencereden bak bir. Ben seni korurum. Open Subtitles اذهب وانظر من تلك النافذة سأوفر لك الحماية
    Ve o pencereden dışarı baktığın her gün yaptıklarını biliyordun. Open Subtitles و من ثم دفنتها و في كل يوم تنظر من تلك النافذة تعرف ما فعلته
    Arayan çocuklar şüpheliyi şu pencereden görmüş. Open Subtitles االشبان الذين اتصلوا شاهدوا المشتبه به من تلك النافذة
    şu pencereden tırmanıp yangın merdiveninden atlayacağım ve kıçımı buradan kurtaracağım, derhal! Open Subtitles أتسلق خارج تلك النافذة وأقفز من ذلك سلم النجاة وسوف أرقص هنا ، حالاً
    Eminim sen şu pencereden sığarsın. Open Subtitles أنظروا , أراهن بأنك يمكنك أن تقتحم خلال تلك النافذة
    Ne yaparsanız yapın bana bir daha o pencereyi açmayacağınıza dair söz verin. Open Subtitles مهما فعلتم... عِدوني ألّا تفتحوا تلك النافذة ثانيةً عِدوني ألّا تتحدّثوا مع الظلّ
    o pencereyi kapadigin anda beyninde birseyler oldu. Open Subtitles لحظة أغلقت تلك النافذة صنع عقلك صورة
    O lambanın, o pencerenin yakınında olması imkânsız. Open Subtitles ويستحيل أن ذاك المصباح كان بقرب تلك النافذة.
    Şu pencerenin orada. Open Subtitles عند تلك النافذة
    Koridora bakan o büyük cam pencere olduğu sürece olmaz. Open Subtitles ليس في وجود تلك النافذة الزجاجية المطلة على القاعة.
    O camı da ödeyeceğim. Open Subtitles سأدفع ثمن تلك النافذة
    Bu pencerede bir adam gordum, sör. -Tekrar kontrol edecegim. Open Subtitles لقد رأيت رجل عند تلك النافذة - سأقوم بالتفقد -
    İçeri girmek için tek yol şu pencere. Open Subtitles الطريقة الأخرى الوحيدة إلى هذا المكان هي تلك النافذة.
    O pencereye gidip onlara geri çekilmelerini söyle yoksa boynunu kırarım. Open Subtitles إمشي إلى تلك النافذة وأخبرهم بأن يتراجعوا أو أني سأدق عنقك الآن
    Buradan, şu pencereye bir ok atabilir miyim? Open Subtitles من هنا ، يمكننى أن أرمى سهما خلال تلك النافذة ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more