"تلميذا" - Translation from Arabic to Turkish

• öğrenci
• öğrencisi
• öğretirsiniz
• öğrenciydin

Galiba başka seçeneğim yok... ama öğrenci bulma yöntemini hiç beğenmedim.
أنت لم تترك لى خيارا ً لكن لا يهمنى أن أكون تلميذا ً لك

18 öğrenci sınava girdi, 18 öğrenci de sınavı geçti.
18 تلميذا اجتازوا الاختبار. 18 تلميذا نجحوا.

1982'de Garfield Lisesi'den 18 öğrenci A.P. Kalkülüs Sınavını geçti.
سنة 1982 اجتاز 18 تلميذا من ثانوية غارفيلد اختبار المستوى المتقدم في الرياضيات بنجاج

Bir nöroloji bilimi öğrencisi olarak hep çeşitli beyin yapılarına dokunup oynayabildiğim gerçek bir makine ile bu karmaşık beyin yapılarını öğrenme ve hatırlama yeteneğine dair hayaller kurardım.
بصفتي تلميذا في علم الأعصاب، فأنا دائما أحلم بالقدرة على تعلم و حفظ كل هذه البنيات الدماغية المعقدة بواسطة آلة حقيقية، تمكنني من لمس و التلاعب بمختلف البنيات الدماغية.

Ama ben kazanırsam bana inceliklerinizi öğretirsiniz.
لكن إن فزت أنا ستتخذني تلميذا لديك

Sen iyi bir öğrenciydin. Kan nereye gitti?
لقد كنت تلميذا نبيها من قبل أين ذهب الدم؟

1983'te Garfield Lisesi'den 31 öğrenci A.P. Kalkülüs Sınavını geçti.
سنة 1983 اجتاز 31 تلميذا من ثانوية غارفيلد اختبار المستوى المتقدم في الرياضيات بنجاح

1984'te Garfield Lisesi'den 63 öğrenci A.P. Kalkülüs Sınavını geçti.
سنة 1984 اجتاز 63 تلميذا من ثانوية غارفيلد اختبار المستوى المتقدم في الرياضيات بنجاح

1985'te Garfield Lisesi'den 77 öğrenci A.P. Kalkülüs Sınavını geçti.
سنة 1985 اجتاز 77 تلميذا من ثانوية غارفيلد اختبار المستوى المتقدم في الرياضيات بنجاح

1986'da Garfield Lisesi'den 78 öğrenci A.P. Kalkülüs Sınavını geçti.
سنة 1986 اجتاز 78 تلميذا من ثانوية غارفيلد اختبار المستوى المتقدم في الرياضيات بنجاح

1987'de Garfield Lisesi'den 87 öğrenci A.P. Kalkülüs Sınavını geçti.
سنة 1987 اجتاز 87 تلميذا من ثانوية غارفيلد اختبار المستوى المتقدم في الرياضيات بنجاح

Onun bu azmi bana öğrenci olduğum günleri hatırlattı.
حماسه هذا يذكرني بنفسي حين كنت تلميذا في المدرسة

Yarışmacı olarak her okuldan bir öğrenci seçilir.
و كل مدرسه ستختار تلميذا واحدا ليقوم بالمنافسه

Tanrım. Şu günlerde öğrenci olmak güzel şey olmalı.
لا بد أنه جميل أن تكون تلميذا بهذه الأيام

Opera'da öğrenci olmak için yetimhaneden kaçtım.
هربت من دار الأيتام ليصبح تلميذا في الأوبرا.

- Sınıfa yeni bir öğrenci gelmiş.
إنني أرى تلميذا جديدًا بين الصفوف.

Keşke iyi bir öğrenci olduğunu söyleyebilsem ama dilim varmaz.
‫ليت بوسعي القول إنك كنت تلميذا نجيبا

Sezar'ın öğrencisi olmadığı belli. Orduyu kötü yerleştirdi.
من الواضح ، أنه ليس تلميذا للقيصر أنه وضع نفسه بشكل سيء

Bence Dr. Glass böyle yetenekli bir öğrencisi olduğu için çok şanslıymış.
أظن إن "د.غلاس" كانت محظوظة جداً لإمتلاكها تلميذا شاطراً مثلكِ

Ama ben kazanırsam bana inceliklerinizi öğretirsiniz.
ولكن إذا فزت... سوف تجعل لي تلميذا الخاص بك.