"تمنعني" - Translation from Arabic to Turkish

    • engel
        
    • yasaklıyor
        
    • durduramazsın
        
    • durdurmaya
        
    • izin vermiyor
        
    • durduramaz
        
    • durdurmadın
        
    • engelliyor
        
    • vermiyor musun
        
    - Kulağa kötü geliyor. - Kendimi öldürmeme engel olamazsın. Open Subtitles هذا يبدو سيئا لا يمكنك أن تمنعني من قتل نفسي
    Bana engel olma Çavuş. Yarın Onbaşılık için başvuracağım. Open Subtitles لا تمنعني ايها الرقيب انني سألقى عقوبة بدنية غدا
    Ne yazık ki şirket politikamız, üyelerimiz hakkında konuşmamızı yasaklıyor. Open Subtitles سياستنا تمنعني من التحدث حول احد اعظائنا
    Ona herşeyi anlatacağım ve sen beni durduramazsın. Open Subtitles سوف أخبره بكل شيء ، ولن تستطيع أن تمنعني
    - Beni durdurmaya çalışma! Open Subtitles حاول أن تمنعني ستتناثر أشلاء مخها في وجهك
    Bu yumurta salatası, içi kolestrol dolu. Karım dokunmama bile izin vermiyor. Open Subtitles سلطة البيض هذه، محشوة بالكولسترول زوجتي تمنعني حتى من لمسها
    Onun aksilikleri beni durduramaz. Open Subtitles يارجل جيد , أنا أعرف هذا لكن القليل من كروت التقاطع لن تمنعني الآن
    Beni durdurmadın, çünkü amaçlarına hizmet etmiyordu. Open Subtitles انت لم تمنعني لأن ذلك لم يخدم أهدافك
    - Dedim ki... insanları önemsememe engel olamazsın. Open Subtitles قلت لا يمكنك أن تمنعني من الاهتمام بالناس
    -Atlamana engel olmaya çalışıyordum! -Beni öldürerek mi? ! Open Subtitles كنت أحاول أن أمنعك من القفز تمنعني من القفز بأن تحاول قتلي
    Dünyanın en iyi oyuncularından biriyle sözleşme imzalamama politikanın engel olmasına izin vermem. Open Subtitles أنا لست على وشك جعل السياسات تمنعني من تسجيل بعض أفضل اللاعبين في العالم
    Tahminim, gizli oyunlardan hoşlanan küçük aptal bir kız olduğu ve öğrendiğimde onu tokatlamama engel olacak kurallara bağlı olmamın verdiği güveni olduğu. Open Subtitles تحب الدراما السريّة و سلامة القواعد التي من شأنها أن تمنعني من صفعها لا شعورياً
    Ne yazık ki şirket politikamız, üyelerimiz hakkında konuşmamızı yasaklıyor. Open Subtitles سياستنا تمنعني من التحدث حول احد اعظائنا
    ...şu an için Atlantis'e gezegen dışı ziyaretlere izin vermemi yasaklıyor. Open Subtitles تمنعني من السماح لأي زائر من خارج المدينة بالحضور في هذا الوقت
    - Beni durduramazsın, ben gidiyorum. Open Subtitles كل هذا ذهب من أجل هذة الكذبة؟ لن تمنعني حسناً؟
    Üzgünüm ama bu benim seçeceğim bir risk. Ayrıca beni durduramazsın. Open Subtitles آسف، لكنها مخاطرة تخصني كما أنك لا تستطيع أن تمنعني
    - Geçen sefer kaçarken beni durdurmaya çalistin, hatirladin mi? Open Subtitles حاولت أن تمنعني من المغادرة آخر مرة، أتتذكر؟
    Beni durdurmaya çalışma! - Ben sadece yardım etmeye çalışıyorum tatlım. Open Subtitles لاتجرؤ أن تمنعني - أنا أخاف عليك، حبيبتي -
    "Adalet" kelimesi bu deliliğe seyirci kalmama izin vermiyor. Open Subtitles كلمة العدالة ، تمنعني من مشاهدة هذا الجنون
    Niçin büyükannem davetleri kabul etmeme izin vermiyor? Open Subtitles لماذا تمنعني جدتي من قبول الدعوات؟
    O kanatsız ateşböceği beni durduramaz. Open Subtitles لن تمنعني تلك الدودة المتوهّجة منزوعة الأجنحة
    Sen de beni durdurmadın. Open Subtitles نعم، وأنت لم تمنعني
    Onda bir gariplik var ve sürekli Kaptanı görmemi engelliyor. Open Subtitles تتصرّف بشكل غريب كما تمنعني باستمرار من التحدّث إلى الكابتن
    - İzin vermiyor musun? Open Subtitles أنت تمنعني ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more