Bunu söylediğim için üzgünüm ama ormanda bir ceset bulundu. | Open Subtitles | أنا آسف لإخبارك هذا لكن تم إيجاد جثة في الغابة |
Shadi'den kalanlar yaklaşık 3 ay sonra bulundu, 800 kilometre ötede, Norveç'in bir sahilinde, bir dalgıç kıyafeti içinde. | TED | لقد تم إيجاد ما بقي من شادي ما يقارب 3 أشهر بعد ذلك، على بعد 800 كم ببدلة غطس على شاطئ النرويج. |
Yerel bir köylü daha ölü olarak bulundu kanı çekilmis olarak, boynunda iki tane diş iziyle. | Open Subtitles | تم إيجاد فلاح آخر ميتاً غارقاً بدمائه وعلى عنقه علامة عضّة |
"Kryto bir grup cadı tarafından bulunmuş, sonra da bu şekilde bir daha..." | Open Subtitles | تم إيجاد " كرايتو " مسلوخاً على قيد الحياة بواسطة مجموعة من الساحرات |
12 yaşında çocuk, Gracepoint'te kumsalda ölü bulunmuş. | Open Subtitles | لقد تم إيجاد طفل في الـ12 ميتاً في شاطئ مدينة غريسبوينت |
Hastalıklı ailenin yeri tespit edildi! Biri yakalandı, biri ölü ele geçirildi. | Open Subtitles | تم إيجاد العائلة الهاربة واحد قبضنا عليه , و أخر توفى |
Çocuğunuz arka kapınızdan 500 metre ilerde bulundu. | Open Subtitles | تم إيجاد طفلكم على بعد 500 خطوة من بابكم الخلفي ملابسه نظيفة |
- Ya da onlarla bağı olsun istemiyor. - Adli tıp da aynını diyor. 5 kurbanda da aynı DNA örneği bulundu. | Open Subtitles | تقرير الطبيب الشرعي يدعم هذا تم إيجاد الحمض النووي المطابق على الضحايا الـ 5 |
Bu sabah bir olay yerinde ehliyeti bulundu yangın çıkan bir yerde. | Open Subtitles | لقد تم إيجاد رخصة قيادتها في مسرح شهد . إطلاق نار هذا الصباح |
- Evet. Bu kadının cesedi iki gün önce petrol sahasında bulundu. | Open Subtitles | تم إيجاد جثة هذه المرأة في منطقة حقول النفط منذ يومين |
Gömülü 1,200 mayın vardı. 1,200'ü de bulundu, etkisizleştirildi ve çıkarıldı. | Open Subtitles | ألف و مائتان لغم مدفون ، تم إيجاد 1200 و تعطيلها و عدها |
"Geçenlerde parçalanıp ana uzuvları kesilip tekrar birleştirilmiş 7-8 çocuğun ceseti bulundu." | Open Subtitles | تم إيجاد بقايا سبع أو ثماني أطفال مُقطعة الأوصال حديثاً ومُشوهة ومُعاد ترتيب وضعها |
Ve bu masum kız başında şeytan boynuzlarıyla ölü mü bulundu. | Open Subtitles | ومن ثم تم إيجاد فتاة ميتة مع وجود قرون شيطانية محشورة بجمجمتها ؟ |
Sizin gizli teknolojiniz bilinen bir teröristin kullandığı tesiste bulundu. | Open Subtitles | قد نكون أقل شجاعة لقد تم إيجاد تقنيتك السرية في مُنشأة |
Dur bir saniye o kitap nerede bulundu? | Open Subtitles | انتظري للحظة ، أين تم إيجاد ذلك الكتاب ؟ |
Bu sabah cesedi enkazın altında bulundu. | Open Subtitles | في صباح اليوم ، تم إيجاد جثته تحت كومة من الأنقاض |
Olamaz! - Doğru. Son parşömen bulundu. | Open Subtitles | -هذا صحيح, لقد تم إيجاد اللفيفة الأخيرة" " |
Ceset, North Cliff'in dibinde bulundu. | Open Subtitles | تم إيجاد الجثة في أسفل المنحدر الشمالي |
3 ceset bulunmuş, bazısı teşhis edilememiş. | Open Subtitles | تم إيجاد 3 جثث بعضها لم يتم التعرف عليه |
Bay Palmer beni arayıp bizden birinin bulunmuş olabileceğini haber verince nasıl buradan uzak durabilirdim ki? | Open Subtitles | حسنا، عندما إتصل بي السيد (بالمر) ليعلمني أنّه ربما قد تم إيجاد واحدة منّا، -فكيف لي أن أبقى بعيدا؟ |
Nerede bulunmuş bu cesetler? | Open Subtitles | أين تم إيجاد الجُثث ؟ |
Hedefin yeri tespit edildi. | Open Subtitles | "جاري البحث عن الهدف" "البحث في ملف (نادية) في موقع (أنجلر)" "تم معرفة مكان هاتف المستخدم" "تم إيجاد مكان الهدف" |