Hep seni ilk gördüğüm anı düşünüyorum bana dikkat etmeyeceğini nasıl düşündüysem. | Open Subtitles | أنا دائما أفكر بشأن المرة الأولي التي رأيتك فيها وهكذا إعتقدت أنك لم تنتبهي لي |
Elaine, umarım kıyafetlere dikkat ediyorsundur çünkü gözlerimi tutkudan ayıramıyorum. | Open Subtitles | إلين، آمل أن تنتبهي للملابس لأني لا أستطيع الاغفال عن الشغف. |
Ama dikkat etmezsen gözlerini bir yerde sabit tutmazsan dengeni yitirirsin. | Open Subtitles | ولكن , أن لم تنتبهي إذا لم تلقي نظرك على شيئ ثابت قد تفقدين توازنك |
dikkat etsen iyi olur. Bu kızlar için temizlik yapmak, ilişkiyle ilgili bir yarıştır. | Open Subtitles | يجب أن تنتبهي لنفسك مع هؤلاء الفتيات، التنظيف رياضة |
Sadece bize göz kulak olman gerekiyormuş gibi... hissetmeni istemiyorum. | Open Subtitles | انا لا اريدك ان تشعري ان عليك ان تنتبهي لنا |
Elaine, umarım kıyafetlere dikkat ediyorsundur çünkü gözlerimi tutkudan ayıramıyorum. | Open Subtitles | إلين، آمل أن تنتبهي للملابس لأني لا أستطيع الاغفال عن الشغف. |
İmza moduna geçtiğim zaman dikkat et. | Open Subtitles | يجب أن تنتبهي لنفسك عندما أكون منشغلاً في التوقيع |
O elbiseyi giyeceksen, ne yediğine dikkat etmelisin. | Open Subtitles | إذا كنت تريدين لبس تلك البدله, يجب أن تنتبهي لما تأكلينه |
Benim yaptığım işe çok dikkat etmelisin bebeğim. | Open Subtitles | من الأفضل أن تنتبهي لما أفعله جيداً يافتاتي الصغيرة |
Karbonhidratlara dikkat etmelisin. | Open Subtitles | لابد وأن تنتبهي على الكاربوهيدرات في طعامك |
Prenses, polislere dikkat etsen iyi olur. | Open Subtitles | يا أميرة, من الأفضل أن تنتبهي من تطبيق القانون |
Ağzından çıkanlara dikkat et, küçük kız. | Open Subtitles | الأفضل لكِ , أن تنتبهي بما تتفوهي أيتها الفتاة الصغيرة |
Ayrıca rakamlara çok dikkat etmelisin çünkü ortada on iki bin dolar eksik var. | Open Subtitles | و عليكِ أن تنتبهي للأرقام لأننا فقدنا حوالي اثنتا عشر ألف دولار. |
Kör noktaya dikkat etmeni söylemiştim. Bilmiyorum. | Open Subtitles | قلت لك ان تنتبهي لهذه المنطقه العمياء لا أعرف |
Konuşmana ne zaman dikkat edeceksin sen? | Open Subtitles | متي ستتعملي أن تنتبهي لما تقولي؟ أظهري له بعض الـإحترام. |
Söylediklerine dikkat etmeyeceksen en azından ses tonuna dikkat et. | Open Subtitles | طالما لن تنتبهي لألفاظك، فأقلها انتبهي لنبرتك. |
Yaptıklarına dikkat et demedim mi? | Open Subtitles | ألم أخبرك ان تنتبهي لما تفعلين؟ |
Onu tanımıyorum, fakat tavsiyem her plajda çevrede dolanıp... kız tavlamaya çalışan erkeklere dikkat et. | Open Subtitles | أنا لا أعرفه ولكن أنصحك أن تنتبهي ...من الفتيان الذين يتسكعون للتعرف على الفتيات في كل شاطيء |
Bayan, davranışlarınıza dikkat etseniz iyi edersiniz. | Open Subtitles | سيدتي,يجب عليكِ أن تنتبهي إلى تصرفاتكِ |
Konuşmana dikkat etmezsen olabilir. | Open Subtitles | ربما, اذا لم تنتبهي لطريقة تحدثك. |
Bu sosyal bir intihar. Ona göz kulak olmalısın, Lori. | Open Subtitles | من المفترض ان تنتبهي اليه لوري |