Ayrıca, gece çalışmamız henüz bitmedi. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن مهمتنا الليلة لم تنتهِ بعد |
Hayır, öyle bir şey söyleme. Görev daha bitmedi unuttun mu? | Open Subtitles | لم تنتهِ المهمّة بعد علينا التفكير في وسيلة للهرب |
Mutlu sonla bitmedi... Vampir standartlarına göre bile. | Open Subtitles | لم تنتهِ الأمور بخير, حتى مع قواعد مصاص الدماء |
Aramızdaki her şeyin bittiğini sanıyorsun ama bitmedi. | Open Subtitles | وأعلم بأنّك تعتقدين أنّ علاقتنا قد انتهت، ولكنها لم تنتهِ |
Onları uyarmalıyız! Savaş sona ermedi! Koşun! | Open Subtitles | تحرّكوا، هيّا، علينا تحذيرهم لمْ تنتهِ الحرب |
İçinde bir yerde bunu hissettiğini biliyorum. Adanın henüz bizimle işi bitmedi. | Open Subtitles | و أعلم أنّ هناك جزءٌ منكَ يشعر بذلك لم تنتهِ الجزيرة منّا بعد |
Tekrar hatırlarsak, kardinaller toplantısı resmi olarak henüz bitmedi. | Open Subtitles | أذكّـركم أن الخلوة الانتخابية لم تنتهِ بشكل رسمي. |
Henüz her şey bitmedi, yeniden düşünmek için hâlâ vaktin var. | Open Subtitles | المهمة لم تنتهِ بعــد. إسمح لي أن أعرف لو غيّرت رأيك! |
Durdurduk. Manyak derece güzel üç tane zafer elde ettik, ve daha yıl bitmedi bile. | Open Subtitles | هذه ثلاثة انتصارات جيّدة، و السنة لم تنتهِ بعد |
Kırmızı kapın sonuna kadar açılmış. Ancak işimiz henüz bitmedi. | Open Subtitles | بوسعي رؤية بابك الأحمر ينفتح كاملًا، لكن مهمّتنا لم تنتهِ بعد. |
Hayır bitmedi. Federallere geri döneceksin. | Open Subtitles | كلا، لم تنتهِ اذهب إليهم وأخبرهم بأنك ستتعاون معهم |
Yüzler oyunu bana soru soran son kişi için pek iyi bitmedi. | Open Subtitles | لعبة الوجوه لم تنتهِ بشكلٍ جيّد لآخر شخص طرح عليّ الأسئلة. |
Benim hikâyem henüz bitmedi. | TED | وقصّتي لم تنتهِ بالتأكيد بعد. |
Görev daha bitmedi. | Open Subtitles | لننطلق بنيّ , المهمّة لم تنتهِ بعد |
Vardiya henüz bitmedi bayanlar. | Open Subtitles | الوردية لم تنتهِ بعد يا سيداتي |
Bu raundu sen kazandın. Ama bu oyun henüz bitmedi. | Open Subtitles | هذه الجولة لكِ ولكن اللعبة لم تنتهِ بعد |
Bak kariyerin bu yüzden bitmedi. | Open Subtitles | حسناً، حسناً، انظري "بوا فيستا" وظيفتكِ لم تنتهِ بسبب ذلك لكن كما ترين كيف تكون الأمور صعبة |
Üç yıl geçti ve savaş bitmedi. | Open Subtitles | مرت ثلاث سنوات، ولم تنتهِ الحرب بعد. |
Üç yıl geçti ve savaş bitmedi. | Open Subtitles | مرت ثلاث سنوات، ولم تنتهِ الحرب بعد. |
Hayır, demek istediğim henüz sona ermedi. | Open Subtitles | -أتفهم الأمر -لا ما أعنيه أن الفوضى لم تنتهِ |
Daha önce bitmemişti ama şimdi bitti. | Open Subtitles | لم تنتهِ من قبل، لكنها الآن |
Korkutucu olansa son tüketim tarihlerinin geçmemiş olması. | Open Subtitles | أعلم، وما المخيف أنّ صالحيتها ما زلت لم تنتهِ. |