Mektupta diyordu ki çocuğu olmayan bir kadının ölüden farkı yoktur. | Open Subtitles | تقول أن امرأة لا تنجب طفلاً ليست أفضل من امرأة ميتة. |
Belki seneye çocuğu olur ve ona bir ev verirler. | Open Subtitles | وربما السنة المقبلة سوف تنجب طفلا وينقلونها إلى مساكن المتزوجات |
Kadınlara özellikle de bebek sahibi olmak için çalışan kadınlara ihtiyacımız var. | TED | نحن بحاجة إلى نساء للعمل. نحن بحاجة إلى أن تنجب المرأة العاملة أطفالاً. |
Ve borca girmek ve bebek sahibi olmak. | Open Subtitles | وتفهم كيف تحصل على ديون وكيف تنجب الأطفال |
doğum zamanı geldiğinde, ilk doğan bebeğin kendisininki olması için son derece pahalı ilaçlar ısmarladı ve benden önce doğurmak istedi. | Open Subtitles | .. .عندما أقترب وقت الولادة أرادت أن تنجب طفلها أولاً |
Bir kadını istemediği çocuğu doğurmaya ve onu yetiştirmeye mi zorlayacaksın? | Open Subtitles | تريدين من مرأة أنت تنجب و تربي طفلا -أوضحت أنها لا تريده? - بعد كل هذا ربما على (باتي) |
Asla benden daha iyi bir çocuk yapamayacağını biliyordu da ondan. | Open Subtitles | لأنّها كانت تعلم أنّها لن تنجب أفضل منّي. |
Dört ve ya daha fazla çocuğu olan aileler gelir vergisi ödemeyecek dedi. | TED | قال أنّ العائلات حيث تنجب المرأة أربعة أولاد أو أكثر لن تدفع ضريبة دخل بعد الآن. |
Dokuz yıl çocuğu olmadı. Guran, oğlu olacağını söyledi. | Open Subtitles | لم تنجب لتسعه اعوام ثم قال لها جوران انها ستحظي بطفل ذكر |
- Evet, çocuğu olmadığı için çok mutlu olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | هل تحدثت سيدني يوما عن أن لها طفلا؟ نعم هي دائما كانت تقول أنها سعيدة لأنها لم تنجب أطفالا |
Hiçbir akıllı kadın, yeni erkek arkadaşına çocuğu olmayacağını söylemez. | Open Subtitles | لايوجد صديقة ذكية تخبر صديقها أنها لا يمكنها أن تنجب الاطفال |
Gong Er Hong Kong'da hastalanarak öldü ve ölene kadar yeminine sadık kaldı. Hiç evlenmedi, çocuğu olmadı ve dövüş sanatına devam etmedi. | Open Subtitles | حافظت جونج إرعلى القسم حتى توفيت في هونج كونج لم تتزوج أو تنجب أطفالاً ولم تورّث فنونها |
Ve borca girmek ve bebek sahibi olmak. | Open Subtitles | وتفهم كيف تحصل على ديون وكيف تنجب الأطفال |
Hala hukuk fakültesinde okurken bebek yapamazsın. | Open Subtitles | انت لن تنجب طفل و انت لازلت تدرس القانون |
bebek doğuran, yemek yapan, etrafı toplayan... | Open Subtitles | التى تنجب لهم الأطفال و تحضر لهم الإفطار وتعمل على تدليلهم |
o her an doğum yapabilecek bir kadın, koruman yarasından dolayı yakın zamanda etkisiz kalabilir . | Open Subtitles | هذه مشكلتي لأعتني بها لأجل عائلتي أنها فتاة قد تنجب بأي لحظة |
Kadınlar doğum yaptıklarında... bir süre hormonları saçmalamaya başlar. | Open Subtitles | كلا, أنا قمت بالأنجاب عندما تنجب النساء ...هناك فترة زمنية تتغير الهرمونات بها |
Senin gibi yaman birine erkek doğurmak yaraşır. | Open Subtitles | لأن شخصيتك القوية لا يجب أن تنجب سوى الذكور |
Jamie, bebeğini ormanda doğurmak Tui için çok tehlikeli. | Open Subtitles | جايمي , ان من الخطير جدا على توي بأن تنجب طفلها بالادغال |
Ona bir oğlan doğurmaya çalışırken öldü. | Open Subtitles | -و لقد ماتت و هى تنجب له ولدا |
Asla benden daha iyi bir çocuk yapamayacağını biliyordu da ondan. | Open Subtitles | لأنّها كانت تعلم أنّها لن تنجب أفضل منّي. |