"تهدئة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sakin ol
        
    • sakinleştirmeye
        
    • sakin olun
        
    • sakinleş
        
    • yatıştırmaya
        
    • yatıştırmak
        
    • sakinleştirir
        
    • sakinleştirmeyi
        
    • yatışma
        
    • sakinleşmek
        
    • Sakinleştirici
        
    Sakin ol bakalım. Neler oluyor? Open Subtitles إهدئي، يجب عليك تهدئة أعصابك، ماذا يجري؟
    - Şimdi biraz Sakin ol ve o elini cebinden çıkar. Open Subtitles إنك بحاجة إلى تهدئة نفسك ويجب أن تخرج يدك من ذلك الجيب.
    Lütfen Sakin ol artık! Open Subtitles أوه، رجاء، رجاء، تهدئة نفسك الآن.
    Basgitar çalan biri öğretmişti bunu. Kendimi sakinleştirmeye çalışıyorum, adamım. Open Subtitles لقد أثرتَ الرعب بي أحاول تهدئة نفسي ، يا رجل
    Sessiz, sakin olun. Open Subtitles لا بد لي من الحصول هناك هادئة. تهدئة.
    sakinleş, yaratıcı bir çaba gösterirken sürekli bunu derler: Open Subtitles تهدئة. هذا ما دائما يقول خلال أي مسعى الإبداعية:
    - Senatör Duvall'in kesin bir harekette bulunacağımız yönündeki endişesini yatıştırmaya çalışıyorum. Open Subtitles أننى أحاول تهدئة وافهام السّيناتور دوفال قبل ان يفقد اعصابه
    Sadece Sakin ol tamam mı? Open Subtitles ، فقط تهدئة. حسنا؟ يجب أن يكون هناك بعض
    Hey, Sakin ol. Open Subtitles مهلا، مهلا، مهلا، مهلا، تهدئة.
    Tamam, Sakin ol. Open Subtitles مرحبا، مجرد تهدئة.
    Sakin ol, Louise. Open Subtitles حاولي تهدئة نفسك يا لويز
    Tamam Brenda canım. Sakin ol. Open Subtitles كل الحق، بريندا الحب، تهدئة.
    Hanna, Sakin ol. Open Subtitles حنا، مجرد تهدئة.
    Önce bir Sakin ol. Open Subtitles دعونا تهدئة فقط بانخفاض.
    Vali Willy Brandt eğer bariyerlere saldırırlarsa, kan döküleceği endişesiyle kalabalığı sakinleştirmeye çalıştı. Open Subtitles حاول العمدة فيلي ،برانت تهدئة الحشود فقد خشى من أن تسفك دمائهم إذا ما هاجموا الحواجز
    O yalnızca kendini sakinleştirmeye çalışıyordu, ve şu şarkıyı söylüyordu. Open Subtitles كان محزناً للغاية كانت تحاول تهدئة نفسها واستمرت في غناء هذه الأغنية
    Hanfendi Iütfen sakin olun, isminizi söyleyin. Open Subtitles سيدتي يرجى تهدئة أسفل، قل لي اسمك. يا إلهي...
    Komşular polis çağırmadan sakinleş. Open Subtitles تهدئة قبل الجيران استدعاء شريف.
    Bu süt kutularını da açıklıyor. Midesini yatıştırmaya çalışıyordu. Open Subtitles هذا يشرح الحليب , لقد كان يحاول تهدئة معدته
    ..ama sinirlerimi yatıştırmak istedim, ve bunun yardımı olacağını düşündüm. Open Subtitles و أنا أيضاً ، ولكني ظننت أنه قد يساعد على تهدئة أعصابي
    Evet, ama ekstasi insanları sakinleştirir. Open Subtitles نعم لكن العقار يميل إلى تهدئة الناس
    Charlotte gibi insanlar? Muhtemelen kimse onu yetiştirmemiş. Ona kendini sakinleştirmeyi öğretmemiş. Open Subtitles هي احتمالات إن لا احد قدم لها الرعاية وكيفية تهدئة النفس
    Bir yatışma dönemi yaşanacak, sonra biri çıkıp: Open Subtitles سوف تكون هناك فترة تهدئة و سوف يقول أحدهم
    sakinleşmek için birkaç gününü zindanda geçirebilirsin. Muhafızlar! Open Subtitles يمكنك قضاء بضعة ايام تهدئة في السجن، أيها الحراس
    Bir çok ünlü eski boğa güreşçisi, boğaların bilinçli olarak Sakinleştirici ve müshille güçten düşürüldüğünü belirtiyor. Open Subtitles كثير من المصارعين السابقين البارزين قالو بانه يتم تهدئة الثيران عمدا بالمهدئات والمسهلات،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more