Ve çıktığın şu kız, burada takılıyor olmanın gerçek sebebi, değil mi? | Open Subtitles | وهذه الفتاة التي تواعدها هذا هو السبب الحقيقي لوجودك هنا، أليس كذلك؟ |
çıktığın korkunç Amber'dan on kat daha iyi. | Open Subtitles | إنها أفضل عشر مرات من تلك الفتاة الفظيعة آمبر التي كنت تواعدها. |
dinle doğru kişiyle çıkıyor musun bilmelisin. | Open Subtitles | أسمع , يجب أن تثق في الفتاة التي تواعدها |
Aman Tanrım. görüştüğün kız patronumuz muydu? | Open Subtitles | يا إلهي، الفتاة الّتي تواعدها أصبحت رئيستنا؟ |
Peki onunla neden çıktın? | Open Subtitles | حسناً ، لمذا كنت تواعدها إذاًَ؟ |
Onunla çıkmaya başlayalı daha iki ay falan oldu! Onu ne kadar tanıyorsun ki? | Open Subtitles | إنّكَ تواعدها من شهرين، ما مدى معرفتكَ بها؟ |
Önemli değil. Çünkü onunla çıkmıyorsun. | Open Subtitles | ليس مهماً, لإنك لا تواعدها |
- Yine mi görüşüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تواعدها مُجدداً؟ |
Allahtan Carla çok sakin. Lisede çıktığın kaltağı arayıp, davetini iptal ettiğini söylemen için son şansın. | Open Subtitles | حسناً، هذه آخر فرصة لك لتلغي دعوتك لتلك الساقطة التي كنت تواعدها في الثانوية |
Buster, çıktığın o orospuyu bırakıp da buraya gelmen büyük incelik. | Open Subtitles | من الرائع أنك تأخذ فترة راحة من تلك العاهرة التي كنت تواعدها ليست عاهرة يا أمي. |
Biz evlenmeden önce çıktığın kadın o, değil mi? | Open Subtitles | إنها نفس السيدة التى كنت تواعدها قبل زواجنا ، أليس كذلك ؟ |
İşine biraz daha az önem verip çıktığın kızla ilgilensen biraz. | Open Subtitles | ربما يجب أن تقلل من إهتمامك بعملك و تزيد من إهتمامك بالفتاة التي تواعدها |
Ben seninle Wyatt hakkında konuşabilmeliyim sen de benimle çıktığın kişiyle ilgili rahatça muhabbet edebilmelisin. | Open Subtitles | وأنت عليك أن تكون قادراً على التحدث إلي بشأن أيا كان التي تواعدها |
Peki çıktığın kız seninle aynı yaşta mı? | Open Subtitles | الفتاة التي تواعدها.. هل هي في نفس عمرك؟ |
İlişki yaşadığın kadın birden canlı kanlı karşıma çıkıyor. | Open Subtitles | المرأة التي كنت تواعدها متواجدة هنا فجأة بشحمها ولحمها |
Yoksa çıkıyor musunuz? | Open Subtitles | أم أنك تواعدها ؟ |
Şu görüştüğün kadının, elbet arkadaşları vardır, değil mi? | Open Subtitles | تلك المرأة الّتي تواعدها بالتأكيد لديها صديقات، صحيح ؟ |
Belki de görüştüğün diğer kızlardan biridir. | Open Subtitles | ربما كانت فتاة آخرى، فتاة آخرى كنت تواعدها |
Nicole'un arkadaşlarından biriyim ve Nicole ile çıktın. | Open Subtitles | حسناً , أنا صديقة ( نيكول ) وأنت كنت تواعدها |
Onunla çıkmaya başlayalı daha iki ay falan oldu! Ne kadar tanıyorsun ki? ! | Open Subtitles | إنّكَ تواعدها من شهرين، ما مدى معرفتكَ بها؟ |
çıkmıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تواعدها |
Şu anda onunla çıkıyorsun, onunla yatacaksın ve seni analiz ederken ilişkilerin hakkında objektif olmam gerek. | Open Subtitles | انت تواعدها الان و سوف تنام معها و اريد ان اكون موضوعية بخصوص علاقاتك عندما احللك نفسيا |