ABD Adalet Bakanligi bize celp gönderecek olursa onu tuvalet kagidi olarak kullaniriz. | Open Subtitles | إذا أرسلت لنا دائرة العدل الأمريكية مذكرة قضائية ستستعملها ورق تواليت |
Selam. Bob, bayanlar kısmında taşmış bir tuvalet var. | Open Subtitles | اهلا بوب ، عندنا تواليت مملوء لأخرهِ انه في حمام السيدات |
ABD Adalet Bakanligi bize celp gonderecek olursa onu tuvalet kagidi olarak kullaniriz. | Open Subtitles | إذا أرسلت لنا دائرة العدل الأمريكية مذكرة قضائية ستستعملها ورق تواليت |
Macro Mart'ta kağıt havlu, tuvalet kağıdı, plastik bardak, kağıt tabak var. | Open Subtitles | مممم ماركو مارت لديه مناديل ورقية ورق تواليت أكواب بلاستيكية , أطباق زجاجية |
Tuvalete tuvalet kağıdı koymak çok mu zor? | Open Subtitles | هل من الصعب أن يضعوا ورق تواليت في الحمام؟ |
Koltuklar, meyveler, saç fırçaları, kitaplıklar, Tanzanya'da, Filistin'de tuvalet kağıdı, Sadece buna bakarak ABD, Filistin veya Tanzanya'da olduğunuzu söylemek zor. | TED | لدينا أرائك والفواكه فِرَش الرأس، ورفوف الكتب، إن ورق تواليت في تانزانيا وفي فلسطين، أصعب من أن نميزها إذا جلسنا من الولايات المتحدة، وفلسطين أو في تانزانيا. |
Bay tuvalet Adam kakamızı ve çişimizi yiyor. | Open Subtitles | السيد تواليت يأكل نتبول نتبول. |
Bay tuvalet Adam çiş yiyorsa? | Open Subtitles | السيد تواليت يأكل ك تتبول تتبول؟ |
Kutular ve tuvalet kağıdı rulolarından yapıImış ve insanların bakması için pencereleri var. | Open Subtitles | مصنوعه من... صناديق قديمه و أوراق تواليت ونوافذ لتشاهدهم. |
Havlular, sabun ve yarım rulo tuvalet kâğıdı vardı. | Open Subtitles | كان هناك منشفة وصابون ووورق تواليت "ASH" |
Yani tuvalet kağıdınız biterse, bu büyük talihsizlik olur. | Open Subtitles | لذا، اذا لم يعد لديكم ورق تواليت ! فانتم في ورطه |
Tabii ki, Yeni Delhi'de umumi tuvalet kullandığı için... bacağını kesmek zorunda kaldılar. | Open Subtitles | بالطبع ، إنتهى به المطاف بالعمل على غرفة تواليت عامة في نيودلهي وقطعوا له ساقه انت تعرف ... |
Evin haline getirebileceğin duvara Tom Cruise resimleri koyabileceğimiz Tom Cruise çarşafları ve tuvalet kağıtları olan bir yer. | Open Subtitles | مكان يمكننا أن نكون فيه بحريتنا حيث يمكننا صور صور توم كروز على الحائط ونحضر أشياء توم كروز وورق تواليت عليه صور توم كروز |
Bu bardak geri dönüşümlü tuvalet kağıtlarından yapıldı." | Open Subtitles | "هذا الكوب مصنوع من ورق تواليت معاد تصنيعه" |
- Kıçımızı silmek için tuvalet kâğıdı lazım. | Open Subtitles | نريد أوراق تواليت كي نمسح مؤخراتنا. |
Hayır, bu tuvalet kağıtları ordu PX'inden geliyor. | Open Subtitles | لدى شحنة ورق تواليت من الجيش |
Burnuna tuvalet kağıdı sokmuş. | Open Subtitles | ورق تواليت في الأنف. |
-Affedersiniz bayan, tuvalet nerede? | Open Subtitles | أعذريني أين هي تواليت الرجال؟ |
tuvalet kağıdı de. | Open Subtitles | قولي تواليت بيبر |
tuvalet kağıdı dediğim için mi? | Open Subtitles | ، لأنني قلت تواليت بيبر؟ |