Kalanını atmak zorunda kaldım. Benim sandviçimi mi attın? | Open Subtitles | توجب عليّ أن ارمي معظمها لقد رميت سندوشتي |
Üç gece arka arkaya onu yatağına taşımak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد توجب عليّ أن أحمله لفراشه لثلاث أيام متتالية |
Listede olması gereken ama olmayan isim, bu yüzden o salak kağıdı sana göstermek zorunda kaldım ve çantam çalındı! | Open Subtitles | على القائمة و لم يكن لذا توجب عليّ أن أريك الفاكس الغبي و الآن حقيبتي سرقت |
Biri gidip benim gazetecimi çalmış ben de yeni birini bulmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أحدهم سرق مراسلي، لذا توجب عليّ أن أحضر واحد آخر. |
Buraya kadar tüm yolu tepmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | توجب عليّ أن آتي كل الطريق إلى هنا |
Ona bir davetiye elde edebilmek için oldukça fazla telefon görüşmesi yapmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | توجب عليّ أن أجري الكثير من الإتصالات |