"تودُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • isteyeceğin
        
    • istemezsin
        
    • isteyeceğinizi
        
    • söylemek istediğin
        
    Bulmaca konusunda yardıma ihtiyacın olursa aramak isteyeceğin bir adam değil. Open Subtitles ليس الرجل الذي تودُ الإتصال به إذا اردت مساعدة بلعبة الكلمات المتقاطعة.
    Gece tek başına yürümek isteyeceğin bir sokak değil. Open Subtitles ليسَ شارعًا تودُ بأن تسيرَ بهِ متأخرًا بالليل, هاه؟
    - Bunu söylemek isteyeceğin son adamım ben. Open Subtitles أنا آخرُ شخص تودُ التوجه إليه بالحديث عن هذا الشأن
    Kütüphaneye girmek istemezsin. Kütüphaneyi kim böyle bıraktı? Open Subtitles لا تودُ دخول المكتبة من ترك المكتبة هكذا؟
    Sana söyleyeyim, bir Lausenschlange'ı bir Mauzhertz'le yalnız bırakmak istemezsin. Open Subtitles دعني أخبرك ، ما لا تودُ فعلهُ هو ترك" لوزنشلونج"مع " موزهرت"
    Bu özel anınızı mahvetmek istemem ama ama şuna bir bakmak isteyeceğinizi düşündüm... Open Subtitles ،أكرهُ بأن أقاطع لحظتَكُم المميزة .لكن لقد إعتقدتُ بأن قد تودُ إلقاء نظرة على هذه
    Bana söylemek istediğin, sormak istediğin konuşmak istediğin bir şey mi vardı? Open Subtitles أحقاً؟ هل كان هنالك شيءٌ تودُ قوله أو تطلُبه منّي أو تتحدّث معي بشأنه؟
    Yine de örnek almak isteyeceğin adamın bu olduğunu sanmıyorum Neal. Open Subtitles ومع ذلك، لا أظن أن هذا رجلًا تودُ العمل بجانبه يا (نيل).
    Sana söyleyeyim, bir Lausenschlange'ı bir Mauzhertz'le yalnız bırakmak istemezsin. Open Subtitles دعني أخبرك ، ما لا تودُ فعلهُ هو ترك" لوزنشلونج"مع " موزهرت"
    - Oraya inmek istemezsin. Open Subtitles لا تودُ بأن تكونَ بالأسفلِ هنا
    Bilmek istemezsin. Open Subtitles .لا تودُ بأن تعلم
    Sue Sylvester'ı kendine düşman etmek istemezsin. Open Subtitles إنكَ لن تودُ .بأن تجعل (سو سيلفستر)عدوةً لك
    Bay Carson'a söyleyebilirdim ama... - ... ilk benden duymak isteyeceğinizi düşündüm. Open Subtitles كنت سأخبر السيد "كارسون"، لكني إعتقدتُ بأنك قد تودُ سماع ذلك مني أولاً
    Bir saat önce. Bilmek isteyeceğinizi düşündüm. Open Subtitles -قلتُ لربما تودُ أن تعرف
    Bana söylemek istediğin bazı şeyleri biliyorum... Open Subtitles و أعتقدُ أنني أعرفُ بعض الأشياء التي تودُ إخباري بها.
    Şu anda söylemek istediğin başka bir şey var mı? Tamam. Makul. Open Subtitles هل هنالكـَ ما تودُ إضافتهُ؟ حسناً, هذا عادلٌ بما فيهِ الكفايه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more