- Bak, Toledolu Diane geldi. | Open Subtitles | انظروا انها ديان من توليدو |
- Harika bir soru, Toledolu Diane. | Open Subtitles | -هذا سؤال ممتاز يا (ديان) من (توليدو ) |
"İşinizi değiştirin, yaşamınızı değiştirin, Toledo'yu değiştirin." | Open Subtitles | غيّر وظيفتك، غيّر حياتك غيّر توليدو |
Sözleri, Toledo'yu çalışmaya döndürmek için bam teline dokunacak. | Open Subtitles | كلماتها تجعل توليدو تعمل |
Hayır, ben evdeki şeylerle ilgileniyorum, ve sense Toledo'nun 300,000 vatandaşıyla. | Open Subtitles | لا، أنا اعتنى بكل شىء فى المنزل وأنتِ تعتنين ب 300 ألف مواطن فى توليدو |
Sen de evli sayılırsın. Sen Toledo'nun karısısın. | Open Subtitles | أنتِ متزوجة تقريباً أنتِ زوجة توليدو |
Aptal Danny, aptal Steve, aptal Toledolu Diane. | Open Subtitles | (ستيف) الغبي (دايان) الغبي من توليدو |
- Toledo'yu da. - Kardeşimi de. | Open Subtitles | "و "توليدو - و أخي - |
Karım Toledo'yu çoktandır biliyor. | Open Subtitles | زوجتي تعلم بأمر (توليدو) بالفعل |
Karım Toledo'yu çoktandır biliyor. | Open Subtitles | زوجتي تعلم بأمر (توليدو) بالفعل |
Toledo'nun küçük işletme sahipleri birliği adına bir resepsiyon düzenliyorum. Eğer onu burada yapacaksan ve 1500 papel ödüyorsan, ben yaparım. Peki, ben neden işi sana verecekmişim bu işin uzmanına verebilecekken? | Open Subtitles | أنا أقيم حفل للفائزين بشركات توليدو الصغيرة لو ستقيميه هنا وستدفعي ألف ونصف دولار سأقبل بالعمل ولمَ سأعطيك الوظيفة بدلاً من متعهد حقيقى؟ لأسباب متعددة، حسناً؟ |
Bahse varım Toledo'nun yakınından bile geçmemiştir. Ben Toledo'da bulundum. | Open Subtitles | أراهن أنها لم تكن حتى في توليدو |
Toledo'nun çokça açık hava alanları var. | Open Subtitles | توليدو لديها مساحات كثيرة |