"تَعِيشُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaşıyorsun
        
    • yaşıyor
        
    • oturuyor
        
    • oturuyorsun
        
    • yaşadığını
        
    • yaşıyorsunuz
        
    • yaşayan
        
    • yaşamıyorsun
        
    Söyle bana, Stuart Little, gerçekten burada mı yaşıyorsun? Open Subtitles أخبرني، ستيوارت ليتل هَلْ تَعِيشُ هنا في الحقيقة ؟
    En iyi dostun ama onunla yaşıyorsun. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّه صديقُكَ الأفضلُ لَكنَّك تَعِيشُ معه.
    Ağabeyinle yaşıyor, babana çalışıyor. Open Subtitles هي تَعِيشُ مع أَخِّيكِ، العَمَل لأَبِّكَ.
    Buradan 15 km. ötede oturuyor, değil mi? Open Subtitles تَعِيشُ 10 أميالَ مِنْ هنا، موافقة. هو فرصتُي الوحيدةُ.
    - Ailenle oturuyorsun, değil mi? Open Subtitles -أنت تَعِيشُ في البيت الآن.هل ذلك صحيح؟ -نعم
    Onunla nasıl yaşadığını anlamıyorum. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ كَمْ تَعِيشُ معه.
    Ne zamandır burada yaşıyorsunuz? Open Subtitles منذ متى وأنت تَعِيشُ هنا؟ ثلاثة شهورِ؟
    Yolun yukarısında yaşayan yaşlı bir kadın. Open Subtitles هي سيدة كبيرة السن عظيمة، تَعِيشُ علي الطريقِ.
    Gençsin, seni tanıyoruz ve burada yaşamıyorsun Open Subtitles أنت شاب، نَعْرفُك وأنت لا تَعِيشُ هنا.
    Güzel yaşıyorsun, Scramanga. Open Subtitles تَعِيشُ بهناء، سكارامانجا.
    Burada tek başına mı yaşıyorsun? Open Subtitles هَلْ تَعِيشُ بمفردك هنا؟
    Yalnız mı yaşıyorsun? Open Subtitles هَلْ تَعِيشُ لوحدك؟
    Buralarda mı yaşıyorsun ? Open Subtitles هَلْ تَعِيشُ هنا؟
    Hayır, Arizona'da yaşıyor ve babam bunun iyi fikir olmadığını düşünüyor, yani-- Open Subtitles لا، تَعِيشُ في أريزونا والبوب لا يَعتقدُ بأنّه فكرة جيدة، لذا -
    Diğer zombilerle beraber madende mi yaşıyor? Open Subtitles إنها تَعِيشُ حقاً في المناجمِ مع أولئك الزومبى غريبى الأطوار ؟
    Annen yalnız yaşıyor.neden şirkette ona eşlik etmiyorsun? Open Subtitles ماما .. تَعِيشُ لوحدها، لماذا لا تبقين معها ؟
    Forest Hill'de oturuyor olabilir misiniz, acaba? Open Subtitles أنت لا تَعِيشُ في تَلِّ الغابةِ إذا أمكن، أليس كذلك؟
    Evet. Senin sokağın karşısında oturuyor. Open Subtitles هو هذا الطريقِ، هو / تَعِيشُ في نهايةِ الكتلةِ.
    Evet. Devamı da var. Sizin binada oturuyor. Open Subtitles نعم، وهي تَعِيشُ في بنايتِكِ.
    Burada mı oturuyorsun? Open Subtitles هَلْ تَعِيشُ هنا؟
    Sen babanla mı oturuyorsun Niles? Open Subtitles هَلْ تَعِيشُ مع أبّيكَ؟ لا.
    Karanlık Çağ'da filan mı yaşadığını sanıyorsun? Open Subtitles تكلّمْ على. ls تَعِيشُ في العصور المُظلمةِ أَو الشيءِ؟
    Aynı çatı altında yaşıyorsunuz. Open Subtitles أنت تَعِيشُ تحت نفس السقفِ.
    Burada yaşayan hayvanların çoğu küçüktür. Open Subtitles لذلك أكثر الحيواناتِ التي تَعِيشُ هنا تَمِيلَ إلى أن تكون صغيرة
    Artık burada bile yaşamıyorsun. Open Subtitles ياللهول، أنت لا تَعِيشُ حتى هنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more