Sonra Çin'e yelken açabilirsin. İstersen tam tersi yoldan dönersin. | Open Subtitles | وبعدها تُبحر إلى الصين، وتعود من الجانب الآخر إن أردت. |
Acele edersek, yelken açmadan önce onu yakalarız. Hadi. | Open Subtitles | إذا أستعجلنا , فسنلحق بها قبل أن تُبحر , هيّا |
Bir gemi var Denizlere yelken açar | Open Subtitles | هناك سفينة تُبحر في البحر |
Onunla denize açıldığınızda, hepinize eşit davranıyor mu? | Open Subtitles | هل يعاملك بالتساوي معهم عندما تُبحر معه؟ |
Geminin tekrar denize açılması için biraz zaman gerek dediler. | Open Subtitles | يعتقدون أنّ الأمر سيستغرق وقتًا طويلًا حتّى تُبحر مجددًا |
- Onunla denize açılmayacaksınız ya? | Open Subtitles | جنرال, لا تقل انك سوف تُبحر معها |
Bir gemi var Denizlere yelken açan | Open Subtitles | هناك سفينة تُبحر في البحر |
denize açılmadan önce her detayı öğren. | Open Subtitles | اكتشف كلّ التفاصيل قبلما تُبحر |
denize açılmadan önce her detayı öğren. | Open Subtitles | اكتشف كلّ التفاصيل قبلما تُبحر |
Benimle gelip arkadaşım George'un botuyla denize açılmak ister misin? | Open Subtitles | أتريد أن تُبحر معي على قارب صديقي (جورج)؟ |
Bu adamların kaptanı olarak denize açıldığında senin için Campeche'yi talan ettiler senin için Cartagena'yı talan ettiler. | Open Subtitles | عندما تُبحر كقبطان لهؤلاء الناس سينهبوا ولاية (كامبيتشي) حتى من أجلك سينهبوا (قرطاجنة) حتى من أجلك |