"تُخبرْني" - Translation from Arabic to Turkish

    • söylemedin
        
    • anlatma
        
    • Söyleme
        
    Neden bana Cole'u öldürecek iksirin bir kısmını sakladığını söylemedin? Open Subtitles الذي لَمْ تُخبرْني أبقيتَ البعض مِنْ الجرعةِ لقَتْل كول مَع؟
    bana bile bu gece ne kadar güzel göründüğümü söylemedin. Open Subtitles أنت لَمْ تُخبرْني حتى كَمْ جميلة انا اللّيلة.
    Steven, babanın böyle yakışıklı olmadığını söylemedin. Open Subtitles ستيفن، أنت لَمْ تُخبرْني أبوكَ كَانَ وسيمَ جداً.
    Hangi bölgede durulur hangisinde binilir anlatma bana. Open Subtitles لا تُخبرْني بالمنطقةَ التي فيها التوقف و التي فيها التحميل.
    - İşimi nasıl yapacağımı anlatma. Open Subtitles يَعمَلُ شغلُكَ، رقبة قلمِ رصاص. لا تُخبرْني كيف لتُنقّبُ.
    Bana ağladığını Söyleme, yoksa seni erkekler kulübünden yine kovarım. Open Subtitles لا تُخبرْني بَكيتَ، أَو أنا سَأَمْنعُك مِنْ غرفةِ الرجالَ ثانيةً.
    Bu öğlene kadar bana cinsel tercihlerini söylemedin. Open Subtitles أنت لَمْ تُخبرْني تفصيلاتَ حياتكِ الجنسيةِ حتى بعد ظهر اليوم.
    Neden bana bunu planladığını söylemedin? Open Subtitles الذي لَمْ تُخبرْني أنت كُنْتَ تُخطّطُ هذا.
    Tatlım'ın hünerini söylemedin. Open Subtitles أنت لَمْ تُخبرْني طفل رضيعَ يُمْكِنُ أَنْ يَغنّي.
    Bana nereli olduğunu hâlâ söylemedin. Open Subtitles أنت ما زِلتَ لَمْ تُخبرْني حيث أنت مِنْ.
    Zoe'nin tatile gideceğini bana söylemedin. Open Subtitles أنت لَمْ تُخبرْني ان زوي ستسافر في العطلة
    Bebek hediyelerinin geldiğini söylemedin bana. Open Subtitles أوه، مرحباً، أنت لَمْ تُخبرْني هدايا الطفل الرضيعِ الجديدةِ وَصلتْ.
    Buraların senin kabilenin toprakları olduğunu neden söylemedin? Open Subtitles لماذا لَمْ تُخبرْني بأنهّا كانت أرض قبيلتكَ؟
    Adamın kendini Kojak sandığını niye söylemedin? Open Subtitles الذي لَمْ تُخبرْني يَعتقدُ بأنّه هَلْ Kojak؟
    Neden bana ameliyat olmadığını söylemedin? Open Subtitles الذي لَمْ تُخبرْني أنت كُنْتَ op قَبْلَ.
    Bunu bana söylemedin çünkü benim seninle bu konuda hemfikir olmayacağımı biliyordun. Open Subtitles جوليا، أنا لَمْ أُخبرْك عن هذا لأنني - أنت لَمْ تُخبرْني عن هذا لأن عَرفتَ بأنّني لا أُوافقَه!
    Terry'nin erkek olduğunu bana neden söylemedin? Open Subtitles الذي لَمْ تُخبرْني الذي terry هَلْ كَانَ a رجل؟
    Peki, bana anlatma. Open Subtitles حسنا، لا تُخبرْني.
    Aslına bakarsan, sakın anlatma. Open Subtitles في الحقيقة، لا تُخبرْني.
    Neyse, anlatma. Open Subtitles لا، تَعْرفُ ما؟ لا تُخبرْني.
    Görmediğimi Söyleme, çünkü gördüm. Open Subtitles لا تُخبرْني أنا لَمْ اعملة،لأنني عَمِلتُ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more