Seninle cinayet hakkında konuştuğumuzda neden bana bu kanıttan bahsetmedin? | Open Subtitles | التقدّم بالعُمر، جميعها يُمكن أن تُسبب العجز الجنسي و كذلكَ ركوب الدراجة |
Alzheimer, Parkinson, yüksek tansiyon, obezite, yaşlanma iktidarsızlığa neden olabilir. | Open Subtitles | مرض ألزهايمر، مرض باركينسون ضغط الدم المُرتفِع، السُمنة التقدّم بالعُمر، جميعها يُمكن أن تُسبب العجز الجنسي |
Hafıza kaybına gelince, elektro-sarsma şok gibi bazı işkence türleri hafıza kaybına neden olabilir. | Open Subtitles | أما بالنسبة لفقدانكِ الذاكرة فهذا من جراء عمليات التعذيب الصدمة الكهربائية على سبيل المثال ممكن أن تُسبب فقدان الذاكرة |
Bitki örtüsünü kurutuyor ve Kuzey Amerika'nın batı kesiminde daha fazla yangına sebep oluyor. | TED | تُسبب الجفاف للغطاء النباتي وتُسبب المزيد من الحرائق في الجزء الغربي من شمال أمريكا. |
Gerilmiş kaslar ve iltihaplı hassas sinirler de her baş ağrısında değişen düzeylerde huzursuzluğa sebep olur. | TED | فالعضلات المتشنجة والأعصاب الحساسة والملتهبة تُسبب درجات مختلفة من عدم الراحة في كل صداع. |
Düzensizliğin matematiksel kurallarının anlaşılmasıyla neden kelebeğin bir kanat çırpışının atmosferde küçük değişikliklere sebep olurken dünyanın diğer tarafında bir kasırga ya da hortuma yol açabileceği de anlaşılabilir. | Open Subtitles | فهم قوانين رياضيات الفوضى يُوضح لما قد تُسبب أجنحة الفراشة تغيرات ضئيلة في الغلاف الجوي قد تؤثر بشكل ملحوظ |
Biliyor musun, bu alet porno sitelerden daha fazla boşanmaya neden oluyor. | Open Subtitles | تعلمون,أن هذه الأمور قد يُمكن أن تُسبب حالاتِ الطلاق أكثر من الدعارة على الإنترنيت. |
Unutulmuş bir pıhtı, kıkırdakta kasılmaya neden olur ve kulakta şişmeye yol açar. | Open Subtitles | جلطة. والتي إذا تُركت بدون عناية، تُسبب في إنكماش في غضروف الأذن. وتُشكّل آذان زهرية باردة. |
Köpekbalığı halen hayatta ve ısırığı ciddi yaralanmalara neden olabilir. | Open Subtitles | ما زال القرش على قيد الحياة ويُمكن أن تُسبب عضتهُ ضررا ً بالغا ً. |
Beta blokerler bazen kafa karışıklığına neden olabilir. | Open Subtitles | نعم، يمكن لحاصرات بيتا أحياناً أن تُسبب الارتباك |
Kesintilere neden olan bakterinin ve biraz yok edilmiş kültürlerin izini bulduk. | Open Subtitles | وجدنا آثاراً للبكتيريا التي تُسبب الانقطاعات وبعض النبتات الميته هل تود ان تشرح؟ |
Elim kayarsa durdurulamayacak bir kanamaya neden olabilirim. | Open Subtitles | وأيَّ زلة ستحدث قد تُسبب فقدان كارثي للدم |
İddialara göre kansere neden olan ürünlerinin çalışmalarını ortadan kaldırıyormuş. | Open Subtitles | قام بشكل مُتعمد بإخفاء دراسات تذكر أن مُنتجات شركته تُسبب الإصابة بالسرطان |
Buradan itibaren mikroorganizmalar iskelet sistemine yayılabilir, sırt ağrısına ve hareket etmede zorluğa neden olur; böbreklere ve bağırsaklara yayılır, karın ağrısına neden olur; ve beyine yayılır, baş ağrılarına ve hatta bilinç bozukluğuna neden olur. | TED | من هنا، يمكن أن تنتشر الميكروبات إلى نظام الهيكل العظمي، وتسبب آلام الظهر وصعوبة الحركة؛ وتتسلل إلى الكلى والأمعاء، وتُسبب آلام في البطن وإلى الدماغ، مما تُسبب صداع وفقد الوعي. |
Yasadışı yarışlar havaalanında karışıklığa sebep oldu. | Open Subtitles | السباقات الغير شرعيه تُسبب المشاكل فى منطقه الميناء |
Belirli bir şiddetle alınan darbeyle olur. Ve bu da resmen beynin, kafatası içinde sallanmasına sebep olur. | Open Subtitles | عبارة عن ضربة صريحة قوية تُسبب إرتجاجاً بـ ـداخل جُمجمتك بشكلٍ حرفي |
Ve ikincisi, eğer yanılmıyorsam onu hafife almıyorsun, o zaman sen sadece ikinize de sebep olacaksın o bizi kendi başına öğrendiğinde daha fazla soruna sebep olacak. | Open Subtitles | و ثانيا، إن كُنت مخطئة ولم تكن تقلل من شأنها، إذا سوف تُسبب لكلاكما الكثير من المشاكل عندما تكتشف. |
En masum objeler bile kargaşaya sebep olabiliyor. | Open Subtitles | أبسط الأشياء البريئة قد تُسبب دَماراً |
Kafa travması şiddetli iç kanamalara yol açabilir fakat iç kanamaların izleri deri yüzeyinde görülmez. | Open Subtitles | صدمـات الرأس، يمكن أن تُسبب نزيـف داخلي حـاد ليس من الضروري أن تظهر شقوق سطحية |