Boru bombaları: Neyle yapılır? Pudra, ya da bebek pudrası? | Open Subtitles | بماذا تُصنع القنابل الأنبوبية مسحوق التجميل أم مسحوق الأطفال ؟ |
Kurumsal casusluk kolay bir oyun değil— ancak bazen sosis işte böyle yapılır. | TED | التجسس على الشركات ليست بلعبة سهلة ولكن أحياناً، هذه هي الطريقة التي تُصنع بها النقانق. |
Buradaki ders şu, size olduğunu düşündüğünüz duygular aslında sizin tarafınızdan yapılır. | TED | لذا فإن الدرس هنا هو أنّ المشاعر التي يبدو أنها تحدث لك هي فعلياً تُصنع من قبلك. |
Sosislerin, insan etinden yapıldığı bir zamandı. | Open Subtitles | فقد جاءت فترات كانت النقانق تُصنع فيها من لحم البشر |
Villanın yapıldığı zamanlarda kullanılan renkleri getirdim. | Open Subtitles | أحضرت لكِ أكثر واحدة موثوق بها، ومنها تُصنع قصور المالكين |
Kağıttan ve çiçeklerle giysi nasıl yapılır ki? | Open Subtitles | آوي كيف تُصنع الملابس من ورق البناء الملّون و الأزهار .. |
İsimlerinin aksine muştalar çoğunlukla çelikten yapılır. | Open Subtitles | خلافاً لإسمها، القبضة النحاسية تُصنع عادة من الفولاذ. |
Bazı spor ayakkabı üstleri deri gibi doğal kaynaklardan yapılır, ancak bu malzemenin bronzlaştırılması tatlı su ekosistemlerine zarar verebilecek kanserojen kimyasal olan kroma dayanır. | TED | تُصنع بعض الطبقات العليا للأحذية من مواد طبيعية مثل الجلد، ولكن يعتمد تلميع هذه المادة على الكروميوم، مادة مسرطنة من الممكن أن تضر النظام الطبيعي للماء العذب. |
- Denver usulü omlet nasıl yapılır? | Open Subtitles | - كيف تُصنع عجة على طريقة دنفر? |
- Aslında alerjimin deri altına uygulanan iğnelerin yapıldığı alüminyum alaşımlardan kaynaklandığını 19 yaşıma kadar bulamadılar. | Open Subtitles | -و حين بلوغي التاسعة عشرة إكتشفوا بأنني لا أعاني إلا من حساسية تجاه صفائح الألمنيوم و التي كانت الحقن تُصنع منها |
Rüyaların yapıldığı yer burası. | Open Subtitles | تُصنع الأحلام هنا |