"تُعاقب" - Translation from Arabic to Turkish

    • cezalandırılacaksın
        
    • cezalandırılman
        
    • cezalandırıyorsun
        
    • cezalandırılıyor
        
    • cezalandırılmalı
        
    • cezalandırıldığını
        
    İki şeyi yapmayı hep reddettin. cezalandırılacaksın. Open Subtitles أنت بالفعل رفضت القيام بشيئين، وسوف تُعاقب
    - Tutuklayın. Bunun için cezalandırılacaksın. Open Subtitles سوف تُعاقب من أجل هذا
    Bak Junior, bunu ben de istemiyorum ama senin cezalandırılman gerekiyor. Open Subtitles أنا لا أُريدُ أَنْ ، لَكنَّك يجب أن تُعاقب
    Ve aynen oymuşsun gibi cezalandırılman gerekir! Open Subtitles لذا يجب أن تُعاقب كما لو كنت هو!
    Beni cezalandırdığını mı sanıyorsun? Çocuklarını cezalandırıyorsun asıl. Open Subtitles ،أتظنُ أنّك بهذا تُعاقبني أنت تُعاقب الأطفال
    Kendi kendini cezalandırıyorsun. Davey'in bir şeyi yok. O iyi! Open Subtitles أنت تُعاقب نفسك ديفىبخير,إنه بخير.
    Lakin yanlış istihbarat verilirse ya da grup üyelerinden biri suç işlerse tüm grup cezalandırılıyor. Open Subtitles لكن إن أدلى أحد بمعلومة زائفة أو أثِم، فإنّ مجموعته برمّتها تُعاقب.
    Amerika, ülkemin öteki tarafındaki iç savaşa destek verdiği için cezalandırılmalı. Open Subtitles أمريكا يجب أن تُعاقب من أجل دعم الجانب الآخر من الحرب الأهلية في بلدي
    Jamal, Bassam'ı öldürttüğü için cezalandırıldığını söyleyip duruyor ama asıl cezalandırılan benim. Open Subtitles (جمال) لا ينفك يخبرني أنه يعاقب على قتل (بسام)، لكن أنا هي من تُعاقب أنا هي من تُسلب كل شيء
    Yaptığın şey için cezalandırılacaksın. Open Subtitles سوف تُعاقب على ما فعلته
    Günahkarsın sen ve cezalandırılacaksın. Open Subtitles أنت آثم وسوف تُعاقب
    Ama yine de cezalandırılman gerekiyor bu yüzden, biz de Max ve Mike'i öldüreceğiz ve hepsinin, senin yüzünden öldüğünü bilerek acı çekeceksin. Open Subtitles -ولكن مازال يجب أن تُعاقب ، إذن سوف نقتل (ماكس) و(مايك)، وستضطر لأن تعاني من حقيقة أنهم ماتوا بسببك.
    - cezalandırılman gerekiyor. Open Subtitles -كان يجب أن تُعاقب
    cezalandırılman gerekecek. Open Subtitles يجب أنْ تُعاقب
    Adeta kendini cezalandırıyorsun. Open Subtitles إنه يبدو وكأنك تُعاقب نفسك
    Hayatımı kurtardığı için cezalandırılıyor olması adil değil. Open Subtitles ليس من العدل أن تُعاقب لإنقادها لحياتي
    Uzaklaşmalısınız. Şehir cezalandırılıyor. Open Subtitles يجب ان تذهب بعيداً المدينة بدائت تُعاقب
    Günahları için cezalandırılmalı. Open Subtitles يجب أن تُعاقب عن خطاياها.
    - Ve cezalandırıldığını görmek isterdiniz! Open Subtitles وكنت تريد ايضا ان تُعاقب ,

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more