"ثابتاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • sabit
        
    • hareketsiz
        
    • kıpırdama
        
    • Kımıldama
        
    • kıpırdamadan
        
    • sağlam
        
    • Hareket
        
    • Sakin
        
    • Rahat
        
    Göğsünde bir kesik açmam lazım ama onu olabildiğince sabit tutmalısınız. Open Subtitles يجب أن أصنع شقاً بصدره وأحتاجكم أن تجعلوه ثابتاً قدر الإمكان.
    Sonra diğer hastadaki direği sabit tutabilliriz. Open Subtitles حينها يمكننا ابقاء العمود ثابتاً بالنسبة للآخر
    Neyse ki zamanın hızının sabit olmadığı ispatlandı. Open Subtitles لحسن الحظ أنني وضحت بأن الوقت ليس ثابتاً
    Tamam, sadece hareketsiz dur, çünkü kesinlikle içeride bir şey görüyorum. Open Subtitles حسناً , فقط أبقى ثابتاً . لأنني بالتأكيد أرى شيئاً ما
    Çok fazla düğme var. kıpırdama dedim lanet olası! Open Subtitles الكثير من العاهرات أمثالك إبقى ثابتاً ، عليك اللعنة
    Kafanızı sabit tutmanızı lazım, Bayan Adams. Open Subtitles سيد آدمز ، أريدك أن تبقي رأسك ثابتاً من فضلك
    Onu sabit tutmak için yatıştırıcı vererek yapabilirsin diye tekrar yapmanı istedim. Open Subtitles كنت أطلب منكَ إعادة التصوير بعد أن تعطيه مهدئاً كي يبقى ثابتاً أثناءها
    Örnek atmosferde foton gevşeme uzunluğunun sabit olduğunu varsay. Open Subtitles بإفتراضأنالإسترخاءالطويلمنالفوتوناتبجوالعينة.. ثابتاً.
    O anki gündemi meşgul eden konular ne olursa olsun ister Bastille'in düşüşü olsun, isterse de kralın idamı olsun tek bir şey hep sabit kalmıştır. Open Subtitles أيما كانت الأحداث التي سادت علي الألسنة سقوط سجن الباستيل,إعدام الملك بقي شيء ظل ثابتاً
    Bir çok geçici yarı zamanlı işte çalıştı ama tüm zaman boyunca sabit gelir kaynağı vardı. Open Subtitles عمل بالعديد من وظائف الدوام الجزئي المؤقتة لكن ظل مصدراً وحيداً من مصادر دخله، كان ثابتاً طوال الوقت
    Sana sabit nakit gelir teklif ediyorum. Open Subtitles بـوسعي أن أعرض عليك تدفقاً نقديٍ ثابتاً.
    Basıncı azaltacağım ama sabit durman gerekiyor, tamam mı? Open Subtitles سأعمل على تخفيف الضغط، ولكن لابد أن تظل ثابتاً
    sabit bir işiniz olacak ve tüm bilgiler kütükte saklanacak. Open Subtitles سيكون عملاً ثابتاً وجميع المعلومات سوف تحفظ في السجِل
    - Onu sabit tut ki taramayı yapayım. Open Subtitles أبقيه ثابتاً فقط حتى يُمكنني إجراء المسح الضوئي
    Kimse MR çekilirken tamamen hareketsiz kalamaz. Open Subtitles لا يظل أحد ثابتاً طوال فحص الرنين المغناطيسي
    hareketsiz durun ve Giysi-Yokedici'nin işini yapmasına izin verin. Open Subtitles قف ثابتاً فحسب، ودع . المُزيل يقوم بعمله
    hareketsiz dur, göz açıp kapayana kadar seni sokakta insanları korkuttuğun günlere döndüreceğiz. Open Subtitles ابق ثابتاً فحسب و سنعيدك لتستمر بإخافة الناس بأقرب وقت
    Şimdi burada dur. Sakın kıpırdama. Open Subtitles الآن إبقى فقط هنا , إبقى ثابتاً
    Şimdi, Kımıldama. Acı çekme, iyileşmenin göstergesidir. Open Subtitles إستلقي ثابتاً الآن فالشعور بالألم هو علامة على الشفاء
    Bunu yapabilmek için iki dakika boyunca hiç kıpırdamadan yatmasını sağlamalıyız. Open Subtitles والطريقة الوحيدة لفعل هذا هو إبقاؤه ثابتاً لدقيقتين
    Kabul etmeyin, Monsieur Cust. sağlam durun. Open Subtitles لا تقبل يا سيد "كاست" يجب أن تبقى ثابتاً
    Güneş Tanrısı Nanahuatl, daha önceki tüm güneşlerin Hareket ettiği gibi gökyüzünde Hareket etmeden dört gün boyunca parladı. TED سطعَ إله الشمس ناناوات أربعة أيام متواصلة. ثابتاً في السماء بعكس الشموس السابقة.
    - Tamam. Sakin ol ve kıpırdama. Open Subtitles صحيح، الآن استرخي وابقى ثابتاً
    Rahat dur. Senin için emeceğim. Open Subtitles هيا، إبقى ثابتاً سوف أقوم بشفطها لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more