Yokluğunun her saniyesinde senin için endişeleneceğim ama, bu yolculuğa çık. | Open Subtitles | و سأبقى قلقةً في كلّ ثانيةٍ من غيابك، لكن... قم بالرحلة. |
Babacık seni bu 48 saatin her saniyesinde özleyecek. | Open Subtitles | سيشتاق والدكَ إليكَ في كلّ ثانيةٍ من هذه الساعات الـ48 |
Her saniyesinde. | Open Subtitles | نعم, وفي كلِ ثانيةٍ منفردةٍ ومنعزلةٍ إفتقدتكـِ |
Ameliyat saatler sürecek ve her acı verici saniyesinde uyanık, canlı ve tetikte olacaksınız. | Open Subtitles | ستستغرق العملية ساعات وستكون أثنائها مستيقظًا وعائشًا ومتنبهًا لكلّ ثانيةٍ مؤلمة. |