Onu da kazanacağım ikimizi de zengin edeceğim sonra da eve yanına geleceğim tamam mı? | Open Subtitles | كلانا سنكون ثريين ثمّ سأعود إليك، حسناً؟ |
Senin yorgun ve sinirli bir halde dün saldırıya uğrayan iki zengin adamın ortasında durmandan bahsediyorum. | Open Subtitles | أتحدث عن كونك متعباً وغاضباً، تقف في المنتصف بين شخصين ثريين تلقيا الوطأة بالأمس |
her ikisi de çok zengin ebeveynlere sahip ergenler, ama farklı şehirlerden, farklı milletlerden, ve farklı tiplerden. | Open Subtitles | كلاهما مراهقان مع والدين ثريين لكن مدينتين مختلفتين بلدين مختلفين مع بيانات مختلفة |
Bak, Los Angeles'ta ev almamızın tek yolu ya şanslı olmak ya da zengin olmaktan geçiyor ve açıkçası tatlım, yakın bir zamanda zengin olacağımızı sanmıyorum. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للحصول على منزل في لوس انجلوس هي ان تكون غنيا او تكون محظوظا وبصراحة يا عزيزي انا لا ارى اننا سنكون ثريين قريبا جدا |
zengin değiller ama hali vakti yerinde insanlar. | Open Subtitles | غير ثريين لكنهما ملتزمان بالقانون |
Ailem zengin değil. Chuhai'yi icat etmediler. | Open Subtitles | والدي ليسا ثريين هما لم يخترعا تشو هاي |
Burası New York. New York'ta daire bulmak, zengin olsan bile... aylar sürer, ki biz meteliksiziz. | Open Subtitles | هذه (نيويورك) نحتاج إلى أشهر كي نجد شقة في (نيويورك) حتى لو كنا ثريين ، لكنا مفلسان |
zengin ve güçlü oluruz! | Open Subtitles | وسنصبح ثريين وقويين |
Mitch hapse girdi ve siz ve Topher zengin oldunuz. | Open Subtitles | إذا (ميتش) دخل السجن وأنت و (توفر) أصبحتما ثريين ماذا بعد؟ |
- Sana şunu diyeyim Waldo, zengin olacağız. | Open Subtitles | أتعرف يا "والدو"؟ سنصبح ثريين |
- zengin olacağız! | Open Subtitles | -سنصبح ثريين ! |