"ثقافية" - Translation from Arabic to Turkish

    • kültürel
        
    • kültür
        
    • entelektüel
        
    • kültürün
        
    • Entellektüel
        
    Çünkü bence bu sadece kültürel bir alan veya evlerle ilgili değil; ekonomik tabanın da baştan yaratılması gerekiyor. TED لأنني أعتقد أنها ليست مساحة ثقافية أو مشروع إسكان؛ يجب أن يكون هناك نوع من إعادة البناء للجوهر الاقتصادي.
    Ama kültürel ve ekonomik anlamda bunun tersinin söz konusu olduğunu söylemek mümkün. Open Subtitles لكن على مستويات ، ثقافية و إقتصادية يمكنك القول أن العكس هو الصحيح
    Ve biz şarkı söylerken Başkan Obama bizimle sahneye atladı ve birlikte şimdi sizinle paylaşmak istediğim bir şarkıya kültürel bir dans yaptık. TED وخلال أدائنا، قفز على الخشبة وانضم إلينا، ومعًا، أدينا رقصة ثقافية على إيقاع أغنية أريد مشاركتها معكم الآن.
    Gördüğümüz şey şaşırtıcı türdendi çünkü parayla ne yaptığınız üzerine evrensel kültürler ve de gerçek kültür farklılıkları var. TED لأن هناك مسلمات إنسانية حول ماتقوم به بمالك و هناك أيضا اختلافات ثقافية حول ما تقوم به على سبيل المثال
    Kendisinden önce gelen bütün popüler kültür fenomenlerinden farklı olarak, bilgisayar oyunları gerçekten makinenin bir parçası olmamıza izin veriyor. TED على خلاف أي ظاهرة ثقافية قبلها الألعاب التلفزيونية تسمح لنا بأن نكون جزء من الآلة
    Pluton gezegenindeki barbar sürüleri üzerinde... hakimiyet kurmaya hazırlanan entelektüel seçkinlerden biri olarak. Open Subtitles جزء من نخبة ثقافية كانت تستعد لتخصع الحشود البربرية على كوكب بلوتو
    Adeta zaman kapsülü gibi. Geçmişe kültürün ışığında bakıyordum. TED كأنها كبسولة زمنية، كنت أنظر من خلال نافذة ثقافية إلى الماضي.
    Ve bunların içinden sadece çok küçük bir yüzdesi yayılıyor, defalarca izleniyor ve kültürel bir an haline geliyor. TED ومن ذلك، فقط نسبة ضئيلة تنتشر فيروسيا وتحصل على أطنان من المشاهدات وتصير لحظة ثقافية.
    Kitap yakmaya hayır. Mısır Enstitüsü yandı 17 Aralık'ta, kocaman kültürel bir kayıp. TED لا لحرق الكتب. المعهد المصري تم حرقه في ال17 من ديسمبر، وكانت خسارة ثقافية فادحه.
    Saniyeler içinde ses atmosferi birçok yönden, ölçülebilir bilgiden kültürel esinlenmeye kadar çok fazla bilgi ortaya çıkarır. TED في خلال ثوانٍ، أصوات الطبيعة تكشف معلومات أكثر من عدة نواحٍ، من بيانات قياسية إلى ايحاءات ثقافية.
    Yaşlı insanlara saygıyı vurgulayan kültürel değerler yaşlıların ABD'deki düşük sosyal durumlarıyla çelişir. TED قيم ثقافية تشدد على احترام المسنين في مقابل حالة هؤلاء المسنين المتدنية في الولايات المتحدة
    Buna benzer bir şekilde, bizim de utandırma kültüründe ihtiyacımız olan bir kültürel devrim. TED لذلك كلما نمت ثقافة الإذلال لدينا ما نحتاجه بالمقابل هو ثورة ثقافية.
    Bu parkları ve bu doğal alanları yol göstericiler ve kültürel pusulalar olarak kullanıyoruz. TED ونستخدم هذه المتنزهات وهذه الأماكن الطبيعية كمنارات وبوصلات ثقافية.
    Meksika, Bahamalar ve Küba'da dahi mağaralarda kültürel kalıntılara ve insan kalıntılarına bakıyoruz, bunlar bize bu bölgeye ilk yerleşenlerin bir kısmı hakkında pek çok bilgi veriyor. TED في أماكن مثل المكسيك، وجزر البهاماس، وحتى في كوبا، نبحث عن بقايا ثقافية وكذلك بقايا الإنسان في الكهوف، ويخبروننا بالكثير عن بعض من أقدم سكان هذه المناطق.
    Bir kültür kuruluyla ilgili Biliyorsun ben o ülkeyi tanıyorum... Open Subtitles بعثة ثقافية. وطالما إنى أعرف البلد جيداً,لما لا ؟
    Arap-Amerikan kültür merkezlerine 10 milyon dolar bağışladığına dair kanıt var. Open Subtitles بعشرة ملايين دولار لثلاثة مراكز ثقافية عربية أمريكية خارج بوسطن
    Bu yemek görülmeye değer olacak, sofran bir kültür şoku yaratacak. Open Subtitles هذه الوجبة ستكون مذهلة للغاية أطباقكِ ستكون صدمة ثقافية
    Bu yüzden devasa bir kültür makinesi düşünmek arzusundaydık, farklı alanları düzenleyip hayata geçirecek, ama etkileşmelerini ve iş birliği yapmalarını sağlayacak bir bina. TED لذلك أردنا تصوّر آلة ثقافية عِملاقة، كمبنى يٌنسق بين التخصصات المختلفة وينفخ فيها الحياة، ولكن يسمح لها بالتواصل فيما بينها والتعاون.
    Pluton gezegenindeki barbar sürüleri üzerinde... hakimiyet kurmaya hazırlanan entelektüel seçkinlerden biri olarak. Open Subtitles وجدت نفسى على كوكب اوجو جزء من نخبة ثقافية كانت تستعد لتخصع الحشود البربرية على كوكب بلوتو
    Bu; dünyanın çok farklı yerlerinden bilim adamlarının, diyaloga, karşılaştırmaya, tartışmaya -genellikle çok şiddetli bir tartışmaya- girebilecekleri yerde bulunan geniş bir entelektüel topluluğa katılmaya çağrı anlamına geliyordu. Open Subtitles كان هذا يعني أن تدبّ الحياة في فئة ثقافية كبيرة بروفيسور: سايمونشافير جامعة كامبريدج
    Ne olmuş ona? Rehber, kültürün bir aracıdır. Open Subtitles ماذا عن ذلك، الدليل هو أداة ثقافية مثل أي واحدة أخرى.
    Yerin ve zamanın ötesini hayatta kalmak için ihtiyaç duyduğumuz şeyden daha fazlasını düşünebilmek için Entellektüel bir atılım yaptık. Open Subtitles استمدّينا قفزة ثقافية. أن نفكر فيما وراء السمع. وراء ما نحتاجه ببساطه لنحيا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more