"ثقب أسود" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kara delik
        
    • kara delikten
        
    • bir kara deliğe
        
    • bir kara deliğin
        
    • siyah boşluk
        
    • kara delikle
        
    • Bir karadeliğin
        
    • kütleli karadelik
        
    • kara delikler
        
    • güneşimiz bir
        
    • bir karadelik
        
    Bildiğimiz bütün galaksilerin merkezinde devasa bir kara delik bulunur. TED في مركز كل مجرة نعلم عنها يوجد ثقب أسود عملاق.
    Çok ağır bir kara deliğin içine düşen daha hafif bir kara delik düşünün. TED تخيلوا ثقبا أسودا أقل ثقلا و هو يسقط نحو ثقب أسود آخر ثقيل جدا.
    İzolasyona karşı savaşmaya ve ailemdeki kara delikten beni korumaya karar verdi. Open Subtitles وأنه قرر لمكافحة العزلة وحماية لي من ثقب أسود لعائلتي.
    Ama burada Anti-de-Sitter uzayında yüklü bir kara delikten bahsediyoruz? Open Subtitles ولكن هل نحن نتحدث عن ثقب أسود متهم في فضاء أنتي دي سيتر؟
    Bizim güneşimiz bir kara deliğe dönüşmeyecek. TED لن تتمكن الشمس من تكوين ثقب أسود بعد إنهيارها.
    Bu yüzden bir kara deliğin arkasına hiçbir şey saklayamazsınız. TED و بذالك لا يمكن إخفاء أي شيء وراء ثقب أسود.
    Siyah boşlukta tek başına siyah boşluk olmak gibi. Open Subtitles إنه الثقب الأسود الناتج عن كونك وحيدًا داخل ثقب أسود.
    Yıldız Geçidi Komutanlığı kasıtsız biçimde bir kara delikle çarpışma rotasında olan bir gezegene geçit açtı. Open Subtitles قيادة بوابة النجوم بغير قصد طلبت عنوان بوابة لـ كوكب كان يتعارض في مساره مع ثقب أسود
    Bir karadeliğin varlığını göstermek üzere incelememiz gereken bölge oldukça küçüktü. Open Subtitles المنطقة التي علينا دراستها لإثبات وجود ثقب أسود صغيرة بشكل مذهل
    Galaksimizdeki her şey, Güneş Sistemimiz de dahil bir süper kütleli karadelik etrafında dönüyor. Open Subtitles فكلّ شيء في مجرتنا بما في ذلك نظامنا الشمسيّ يدور حول ثقب أسود ضخم جداً
    Merkezinde ise altı buçuk milyar güneş kütleli bir kara delik var. TED وفي قلبها، يوجد ثقب أسود ذو 6,5 مليار كتلة شمسية.
    Karadeliklere dair bugünkü hikayem, belli bir kara delik hakkında. TED لذلك فإن قصتي اليوم عن الثقوب السوداء هي عن ثقب أسود محدد
    Bu bölgede oluşmuş, gezici bir kara delik, veya kozmik bir anormallik ihtimalini bile düşündüm, ama kara delik mevsiminde de değiliz. Open Subtitles ولكنه ليس موسم الأعاصير كما قلت ربما ثقب أسود يمر من هنا لكنه ليس موسمه أيضاّ
    - Bir gezegene geçit açtık, bir kara delik tarafından yutulmak üzere olan gezegene. Open Subtitles لقد إنجذبنا نحو هذا الكوكب الذى تم جذبة داخل ثقب أسود
    Yine de, kara delikten kaçan tarihteki ilk insanlarız. Open Subtitles لا نزال أول أشخاص في التاريخ يطيرون بعيداً عن ثقب أسود
    Yani bir kara delikten güç alıyorsa cihazı neredeyse sonsuza dek açıp çalıştırabilirsiniz. Open Subtitles - {\an8} أعني , إنها تستمد طاقتها من ثقب أسود {\an8} يجدر أن يكون قادراً على إبقائها نشطة تقريباً للانهائية
    Çok yoğun bir kara delikten uzak durabilmek için gereken yüksek hızdan bile çok daha büyük bir hız. Open Subtitles أسرع بكثير حتى من السرعة .. العالية المطلوبة للبقاء خارج "ثقب أسود" هائل
    Milyarlarca yıl önce, milyarlarca ışık yılı önce galaksinin göbeğindeki bir madde, çok büyük bir kara deliğe doğru çöktü. TED مواد لب المجرة انهارت مشكلة ثقب أسود هائل الحجم.
    Bir gün bir gölge görebiliriz bir kara deliğin gölgesi çok parlak bir arka plana düşebilir ama bu henüz olmadı. TED يمكن أن نرى يوما ما ظلا ألقاه ثقب أسود على خالفية لامعة، لكن لم نرى ذلك بعد.
    - Şimdi de siyah boşluk mu oldum? Open Subtitles -هل أنا ثقب أسود الآن؟
    Monica'yla yaşamak bir kara delikle yaşamak gibiydi. Open Subtitles العيش مع (مونيكا) كان أشبه بالعيش مع ثقب أسود
    Bu şeyleri izlemek güneşimizin 4 milyon katında kütleye sahip Bir karadeliğin galaksimizin tam kalbinde yerleştiğinin bir göstergesi. Open Subtitles تُظهر مراقبة هذه الأشياء وجود ثقب أسود يفوق حجم شمسنا بـ4 ملايين مرة في وسط مجرّتنا
    Yeni galaksinin merkezinde gazlarla beslenen genç bir süper kütleli karadelik bulunmaktadır. Open Subtitles في وسط المجرّة الجديدة يوجد ثقب أسود يافع ضخم يقتات بالغاز
    Biz böylesi bir kara deliğin gölgesini hiç görmedik, ama kara delikler duyulabilir, görülemeseler bile. TED لم نستطع قط مشاهدة ظل ثقب أسود كهذا، لكن يمكن سماع الثقب السوداء، رغم أنه لم يتم مشاهدتهم.
    Astronomik ölçekte bu cidden küçük bir karadelik. TED علي المقياس الفلكي ذلك ثقب أسود صغير جداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more