Yalnız olmanın bir sebebi var. Okulda herkes senden nefret ediyordu. | Open Subtitles | ثمة سبب لوحدتك، لأنهم يكرهونك في المدرسة، جميعهم |
Bence, biyolojik açıdan bakarsak bokumuzun kokusunu almamızın bir sebebi var. | Open Subtitles | أظن أنه من وجهة نظر بيولوجية ثمة سبب وراء شمنا لرائحة برازنا |
911'e yaptığım aramanın hiç bildirilmemesin bir sebebi var. | Open Subtitles | ثمة سبب وراء عدم الإفادة عن الاتصال برقم الطوارىء |
Slytherin takım simgesinin yılan olmasının bir nedeni var. | Open Subtitles | ثمة سبب لكون رمز منزل الـ سليزرين هو ثعبانا |
Hayatta kalmasının ve senin gibi birinin onu bulmasının bir nedeni var. | Open Subtitles | ثمة سبب لبقائه على قيد الحياة وعثور شخص مثلك عليه |
Belki sana karşı açık olmamasının iyi bir nedeni vardır. | Open Subtitles | ربما ثمة سبب وجيه يدفعه لعدم توخي الصراحة معك |
Bu insanların hayatlarına çekilmemin bir sebebi var. | Open Subtitles | ثمة سبب لدخولي في حياة هؤلاء الأشخاص |
Evlat, burada olmanın bir sebebi var. | Open Subtitles | ولكن ثمة سبب لوجودك هنا يا بني |
Evrimin çok yavaş olmasının bir sebebi var. | Open Subtitles | ثمة سبب يجعل التطور يحدث ببطء حقيقي |
Başkanın bize güvenmemesinin bir sebebi var. | Open Subtitles | ثمة سبب لعدم ثقة الرئيسة بنا |
İyi bir sebebi var. | Open Subtitles | ثمة سبب مقنع لذلك |
Tamam, bir sebebi var, işimi kaybettim. | Open Subtitles | ثمة سبب خسرّت وظيفتي. |
Meme kanseri uzmanı olmamın bir sebebi var. | Open Subtitles | ثمة سبب لتخصصي بأورام الثدي |
Geçen sene o yüzden Paris'e gittim ama eve geri çekilmemin bir nedeni var. | Open Subtitles | هذا السبب الذي دفعني للذهاب إلى باريس العام الماضي لكن ثمة سبب دفعني للعوده إلى الديار |
Kendini yaralamak istemenin bir nedeni var ve bu bir yerlerden başlıyor olmak zorunda. | Open Subtitles | ثمة سبب في رغبتك لإيذاء نفسك فلابد أن نبدأ من مكان ما |
Ne para ne mikrodalga ne de mahalle bakkalı var. Onları o dağdan atamamamızın bir nedeni var. | Open Subtitles | لن أستطع، بدون مال أو ميكروويف ولا متجر أعني ثمة سبب لا يمكننا إبعادهم من الجبل |
Buraya gelmemin başka bir nedeni var. | Open Subtitles | ثمة سبب آخر لقدومي إلى هنا |
Lâkin bugün seninle Tohsaka Tokiomi'nin buraya gelmenizi istememin farklı bir nedeni var. | Open Subtitles | ولكن ثمة سبب آخر دفعني لأن أطلب مجيئك أنت و ( توساكا توكيومي ) هنا اليوم |
Sen istememiş olabilirsin ama peri masallarında iki prenses olmamasının bir nedeni vardır. | Open Subtitles | ربما لم تقصدي، لكن ثمة سبب لعدم إنتهاء الحكايات الخرافية بوجود أميرتين |
İnsanların doğmasının bir nedeni vardır. | Open Subtitles | ثمة سبب لماذا الناس يولدون |