1902 sonbaharında Başkan Theodore Roosevelt Beyaz Saray'dan biraz uzaklaşmak için Mississippi'ye giden bir trene bindi. Smedes adlı bir kasabada kara ayı avlamayı planlıyordu. | TED | كان خريف عام 1902، والرئيس ثيودور روزفلت احتاج الى اجازة قصيرة من البيت الابيض فأخذ قطاراً الى مسيسيبي ليصطاد الدببة السوداء خارج مدينة تدعى سميدس. |
Theodore Laurence. | Open Subtitles | ثيودور لورنس لنصوت لا سيضحك على تمثيلنا ثم يستهزء بنا لاحقا |
Sadece kafama silah dayayan insanlar bana Theodore diyebilir. | Open Subtitles | أني فقط أدع الأناس الذين لديهم أسلحه معباه وموجهه على رأسي يدعوني ثيودور |
İzin verirseniz niyetimizi Theodore'a anlatayım. | Open Subtitles | أعذروني، أن كان يسعد من فالغرفة أسمحوا لي أن أقدم نوايانا تجاه ثيودور |
Gerçek ismi Theodore Allen. Cinayet masası parmak izlerini suç mahallinde buldu. | Open Subtitles | يستخدم إسم فيكتور ولكن إسمه الحقيقى هو ثيودور إلين |
Victor adını kullanıyor. Gerçek ismi Theodore Allen. | Open Subtitles | يستخدم إسم فيكتور ولكن إسمه الحقيقى هو ثيودور إلين |
Ama Theodore, sanmıyorum ki Lincoln... | Open Subtitles | ولكن ثيودور أنا ببساطه لا اشعر بهذا اللينكولن |
Bu da Antikölelik Derneği'nden Theodore Joadson... ve Forten Gemicilik Şirketi'nin sahibi. | Open Subtitles | أسمي روجر بولدوين هذا ثيودور جادسون من جمعية إلغاء العبودية ومالك شركة فورتن لخدمات الشحن |
Çünkü bu sabah Theodore Banner'a... diğer editör arkadaşlarıma da bana davranıldığı gibi... davranılmasını istediğimi yoksa işi bırakacağımı söyleyeceğim.. | Open Subtitles | هَلْ تَعْرفُ لِماذا هو جيدُ؟ لأن هذا الصباحُ أُخبرُت ثيودور بنر زميلي المحرر الراشد أن يعاملني مثل المحررين الراشدين |
* Eşi, 11 Eylül 2001'de ölen, * * Başsavcı Theodore Olson * | Open Subtitles | المحامى العام ثيودور أولسن الذى قتلت زوجته باربارا فى 11 سبتمبر 2001 |
Yıllar önce, farklı bir davayla ilgili olarak Theodore Robert Bundy ile görüşme onuruna sahip olmuştum. | Open Subtitles | ـ منذ سنوات ،قد منحت شرف مهني لمقابلة ـ ثيودور روبرت بندي ـ في علاقة مرتبطة بقضية أخرى |
Gizli aşkınmışım gibi davranmak istiyorum, Theodore K. Mullins. | Open Subtitles | أَحْبُّ الإدِّعاء مثل أَنا حبيبُكَ على أسفل المستوى الواطئِ، ثيودور كْي . مولينز. |
Theodore Patrick Swift parasını düzenli olarak Whitechapel üzerinden taşıyor. | Open Subtitles | ثيودور باتريك سويفت ينقل أمواله على أساس منتظم من خلال وايتكابيل، |
Theodore'u kargoyla yolladığımıza seviniyorum. | Open Subtitles | حسنا انا سعيد انك انك ارسلت ثيودور عبر الامتعة |
Bu her zaman beni etkilemiştir. 1910 nüfus sayımına göre bir başka Grabowski – yani bu benim kızlık soyadım, bir de Theodore var, çünkü daima bir Theodore vardır. | TED | تعلمون، أملك هذا السجل، هو .. من احصاء عام 1910 لشخص آخر من عائلة غرابوسكي.. أقصد هو اسم عائلتي قبل أن أتزوج، وهنا ثمة من يدعى ثيودور، لأنه دائما في العائلة من يدعى ثيودور. |
1917 yılından, sevdiğim bir morfolog olan Theodore Cook'tan bir alıntım var. "Güzellik insanlık demektir. | TED | أحب ان اقتبس مورفولوجست قبل 1917، ثيودور كوك، الذي قال : "الجمال يتضمن الإنسانية. |
Theodore Van de Velde bir tür semen uzmanıydı. | TED | "ثيودور فان دو فيلد" كان خبير في "السائل المنوي " نوعا ما |
Ne bekliyorsun Theodore, gösteri mi? | Open Subtitles | مالذي تتوقعه، ثيودور عرض رقص ؟ |
Wolshamlı Peder Theodore tarafından yontulmuş. | Open Subtitles | نعم, تم تصنيعه بواسطة الأب ثيودور ولشوم |
Adı Theodore Cofell'dı. | Open Subtitles | اسمه كان "ثيودور كوفيل" و تتبعنا شركته حتى لوس انجيلوس |