"جئت لأخذ" - Translation from Arabic to Turkish

    • almaya geldim
        
    • almaya gelmiştim
        
    • için gelmiştim
        
    Beanery saldırısını yapan genci teslim almaya geldim. Open Subtitles جئت لأخذ الفتى الذي تهجم على المقهى لاحتجازه
    'Ben komşusuyum. Onun için bir şeyler almaya geldim sadece. Open Subtitles أنا جارتها ، لقد جئت لأخذ بعض الأشياء من أجلها ..
    Brewster'ı almaya geldim. Open Subtitles . لقد جئت لأخذ أحد أفراد آل بروستر
    Affedersiniz bayım? Buraya basketbol formamı almaya gelmiştim. Open Subtitles معذرةً يا سيّدي، جئت لأخذ زيّ كرة السلّة خاصّتي.
    Sadece diş fırçamı almaya geldim. Open Subtitles لقد جئت لأخذ فرشاة أسناني وحسب.
    Buraya yedek parça almaya geldim ve gördüm ki benim bölgem senin olmuş. Open Subtitles جئت لأخذ قطع غيار لم أعلم أن هذه منطقتك
    Birkaç kıyafet almaya geldim. Open Subtitles كما تعلمين ، لقد جئت لأخذ بعض الثياب
    Arabayı almaya geldim. Open Subtitles جئت لأخذ عربتي.
    Evet, sadece bu dosyaları almaya geldim. Open Subtitles لقد جئت لأخذ بعض الملفات
    Hey, arabamı almaya geldim. Open Subtitles مرحباً، جئت لأخذ سيارتي
    Canını almaya geldim. Open Subtitles لقد جئت لأخذ حياتك.
    Kirayı almaya geldim. Open Subtitles لقد جئت لأخذ الإيجار
    Katılacağım bir etkinlik için dolabımdan ciddi bir kıyafet almaya geldim. Open Subtitles {\pos(192,240)}جئت لأخذ رداء مهم من أجل أمر لاحق
    Santorini operasyonunun dosyalarını almaya geldim. Open Subtitles جئت لأخذ ملفات عملية " سانتوريني "
    - Merhaba. Ben sadece birkaç eşya almaya geldim. Open Subtitles مرحباً ، لقد جئت لأخذ أغراضي
    Ben sadece birkaç eşya almaya geldim. Open Subtitles مرحباً ، لقد جئت لأخذ أغراضي
    - Takım elbisemi almaya geldim. Open Subtitles جئت لأخذ بدلتي الرسمية
    - Bir kase şeker almaya gelmiştim. Kasem olsaydı, şeker almak için gelirdim. Open Subtitles -قلت أني جئت لأخذ فنجان سكر و ليس سكر وحده
    Afedersin, çantamı almaya gelmiştim.. Open Subtitles عذرا ، جئت لأخذ حقيبتي.
    - Birkaç şey almaya gelmiştim. Open Subtitles لقد جئت لأخذ بعض الأشياء وحسب
    - Evet, Belediye Meclisi isyan etmeden önce şunları imzalaman için gelmiştim ama bu bekleyebilir. Open Subtitles أجل، جئت لأخذ توقيعك على هذا قبلما يتمرد مجلس المدينة لكن يمكن تأجيل ذلك اعتبروني معكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more