Sally benim. Ödülüm, henüz anneliği tatmamış bu genç inek. | Open Subtitles | و الأن الهجوم أصبح لي و جائزتي العجلة الصغيرة |
o benim Ödülüm, buna hile denir! | Open Subtitles | .. هذه جائزتي هذا غشّ هذه الجائزة إحتيال |
Bu öğleden sonra ödülümü aldım, ese, ve şimdi sen kendininkini alıyorsun. | Open Subtitles | في هذا الزوال أخذت جائزتي يا صاح, و الآن أنت تأخذ جائزتك |
Sonra buraya, ödülümü alacağım podyuma çıkacağım ... ve alkışların bitmesini bekleyeceğim, ve konuşmayı kabul edeceğim, ve size söz veriyorum, hiçbir evde göz yaşı dökmemiş biri kalmayacak. | Open Subtitles | حسناً .. ثم سأمشي إلى المنصّة، حيث سأستقبل جائزتي .. حسناً .. |
Muhtemelen ödülü kazanma durumuma atıfta bulunuyor. | Open Subtitles | ربما تعني أن الوقت حان لأربح جائزتي |
O yüzden, sen benim teselli Ödülüm olacaksın. | Open Subtitles | اذن سيتوجب عليك ان تكون جائزتي الإرضائية |
Bedavadan model penisi her şeyi yaptığım için benim Ödülüm ve sende kayaların yaptığı gibi burada dikileceksin. | Open Subtitles | رؤية قضيب عارض أزياء مجانًا جائزتي لفعل كُلّ شىء وكوني مقيدة بصخرة منك. |
İncil kampında "En Anlamsız Konuşan" birincilik Ödülüm. | Open Subtitles | هذه جائزتي لحصولي على المركز الأول في مخيم الانجيل |
Benim asıI Ödülüm buydu. | Open Subtitles | تلك كانت.. كانت جائزتي الحقيقية |
Şunu bana getirin. Ödülüm ve gelecekteki karım olarak. | Open Subtitles | أحضرها إلى، جائزتي وزوجتي المستقبلية |
2004 Aquafresh yılın en iyi gülümsemesi Ödülüm... | Open Subtitles | جائزتي لعام 2004 لأفضل مبتسم في العالم |
Çok mutluyum.ödülümü evdekilere Göstermek için sabırsızlanıyorum... | Open Subtitles | انا مبتهجة جدا .. اريد أن اري جائزتي لكل شخص |
Dün Binghamton Havaalanı'ndayken yaşlı bir güvenlik görevlisi ödülümü gördükten sonra beni kenara çekti. | Open Subtitles | استوقفتني ضابطة جميلة من أمن المطار والتي كانت تريد التحقق من جائزتي |
ödülümü çalıp beni buraya koyan adam da para peşinde değildi. | Open Subtitles | لا، وكذلك الشخص الذي أخذ جائزتي وعلقني هُنا |
Devamlılık ödülümü kontrol etmek istemiştim. | Open Subtitles | في الواقع، أردت أن أسأل عن جائزتي للحضور المتميز |
ödülümü alana dek evime falan gitmeyeceğim. | Open Subtitles | انا لن اذهب الى المنزل الى ان احصل على جائزتي |
Hayır. Bu benim davada sana yardım etmemin ödülü. | Open Subtitles | كلاّ، تلك جائزتي لمساعدتي لكِ في الفوز بقضيتك! |
L bu benim ödül fikrimi çünkü değiştirdi ve ben bu yüzden orada, herkes ile paylaşmak olmayacak! | Open Subtitles | لقد غيرت رأيي لأنها جائزتي لن أتقاسمها مع أي أحد ، فتقبل هذا |
Sizi buraya çağırdım çünkü ödüllü şov köpeğimle tanışmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أتصلتُ بك هنا ، لأنني أريد أن تقابل جائزتي في عرض الكلاب |
"Geri döndüğümde kupam da partnerim de yoktu. | Open Subtitles | و عدت بدون جائزتي و بدون شريكي . |
Bana kızma, dostum. Kupamı cilalıyorum. | Open Subtitles | لا تكرهني يا رجل انا المع جائزتي فحسب |
Gerçekten, hazinemi alıp öylece gidebileceğini mi sandın? | Open Subtitles | هل اعتقدت حقـّاً أنّك وبسهولة سترحل وتأخذ جائزتي ؟ |
Ödülümün bir parçası. İstediğimi götürebilirim. | Open Subtitles | هذا جزء من جائزتي يمكنني اصطحاب أي شخص أريده. |