| Bisiklet tarihlerine geri dönmek konusunda ciddiler. | TED | إنهم جادون في العودة إلى تاريخهم في ركوب الدراجات. |
| Sanat koleksiyonu kurmak konusunda ne kadar ciddiler? | Open Subtitles | كيف هم جادون في بناء مجموعتهم من اللوحات الفنية؟ |
| Sanırım bayağı ciddiler. Baksana, çivisine kadar kontrol ediyorlar. | Open Subtitles | أوه، أعتقد أنهم جادون جدا في شراء هذا المكان |
| Menfaatlerimizi korumak konusunda çok Ciddiyiz. | Open Subtitles | نحن جادون جدا فيما يتعلق بحماية حقوقنا ونريدك أن توقع |
| Şakaydı evlat. Siz İngilizler de amma ciddisiniz. | Open Subtitles | أنا أمازحك يا بني أنتم جادون أكثر من اللازم أيها البريطانيون |
| En azından, bu konuyu o zamanlar olduğu gibi ciddiye almalıyız. | TED | نحتاج لأن نكون على الأقل جادون كما كنا عندئذ. |
| Sadece insanların bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu anlamaları için yapılmış, sert bir konuşmaydı. | Open Subtitles | ذلك كان مجرد خطاب صارم ليعرف الناس بإننا جادون |
| Kararlıyım... askerlerimizi oradan çekmeyeceğim, Asya'da Niyetimizin ciddi olduğunu görsünler. | Open Subtitles | أنا ملتزم عدم سحب جنودنا من هناك حتى يعرفون أننا جادون في آسيا |
| Sence ciddiler mi? Gözlerimin önünde kız kardeşimin kafasını uçurdular. | Open Subtitles | هل أنت متأكد أنهم جادون لقد فجروا رأس أختى أمامى الأن |
| Oldukça ciddiler. | Open Subtitles | انهم جادون للغاية. |
| - Bana ciddiler gibi geldi. | Open Subtitles | لابد انهم غير جادون |
| Tony, bu adamlar ciddiler. Dikkatimizi çekmek için kapıda bir delik açtılar. | Open Subtitles | (تونى), هؤلاء الرجال جادون لقد فجروا فتحة فى الباب ليستدرجوا إنتباهنا |
| Profesyonel lig. ciddiler. | Open Subtitles | جهة محترفة، إنهم جادون |
| Çok ta ciddiler. | Open Subtitles | و هم جادون بهذا |
| Çok ta ciddiler. | Open Subtitles | و هم جادون بهذا |
| Evet. Rakamdan da anlaşıldığı gibi, gayet Ciddiyiz. | Open Subtitles | أجل يمكنك أن تفهمي عبر هذا الرقم بأننا جادون |
| Çok Ciddiyiz ve bunu uygulamakta kararlıyız. | Open Subtitles | نحن بالطبع جادون ومصممين على متابعة هذا الأمر |
| Menfaatlerimizi korumak konusunda çok Ciddiyiz. | Open Subtitles | نحن جادون جدا فيما يتعلق بحماية حقوقنا |
| Siz bu yeni eleman katma işinde epey ciddisiniz, değil mi? | Open Subtitles | أنتم جادون جدًا بشأن مسيرة التجنيد التي ترتادونها، صحيح؟ |
| Siz bu yeni eleman katma işinde epey ciddisiniz, değil mi? | Open Subtitles | أنتم جادون جدًا بشأن مسيرة التجنيد التي ترتادونها، صحيح؟ |
| Bu adamı gerçekten ciddiye alıyorlar mı? | Open Subtitles | إنهم ليسوا جادون حول ذلك الرجل, أليس كذلك؟ |
| O, sadece insanların bu konuda ne kadar ciddi olduğumuzu anlamaları için yapılmış, sert bir konuşmaydı. | Open Subtitles | ذلك كان مجرد خطاب حازم ليعرف الناس بإننا جادون |
| Bu onlara Niyetimizin ciddi olduğunu gösterir. | Open Subtitles | هكذا نبيّن لهم أننا جادون ولن يخاطروا بالدخول |