Hannibal, sirkeyle iri kaya parçaları eriterek Alp dağları'nı aştı. | Open Subtitles | حنبعل ، استخدم الخل لإذابة الصخور حتى يعبر جبال الألب |
Atilla, bütün Illyria'nın kontrolünü ele geçirdi ve hemen Alplere doğru ilerlemeye başladı. | Open Subtitles | أتيلا حاز على كل ايليريا وهو يسارع بالتقدم نحو جبال الألب. |
Alpleri öğüt dinlemek için geçmedim. | Open Subtitles | أنا لم أعبر جبال الألب للاستماع إلى محاضرات. |
Bu vadinin iki yanındaki dağların yüksekliği çoğu yerde Alpler'den daha fazla. | TED | إن إرتفاع هذه الجبال على جانبي هذا الوادي هو أكبر من جبال الألب في معظم الحالات. |
Hangi Alplerin üzerinde olduğundan bahsediyor mu? | Open Subtitles | هل ذكر أى جبال الألب يحلق فوقها؟ |
İsviçre Alplerinde bir saatlik bir konuşma yapmanın nesi kötü? | Open Subtitles | أعني، ساعة من التحدث لـ5 أيام في جبال الألب السويسرية؟ |
Yılın bu zamanı genellikle Alplerde olurlar. | Open Subtitles | عادة ما يكونون في جبال الألب بهذا الوقت من السنة |
Babanın ofisi, ayrıca yeni bir araba şirket uçağı ve Alplerdeki kulübe. | Open Subtitles | مكتب والدك، بالإضافة إلى سيارة جديدة، طائرة شركة ومزرعة في جبال الألب. |
Krampus, Alplerden gelen ve çocukları kaçıran bir Noel iblisi. | Open Subtitles | كرامبوس هو شيطان من جبال الألب يقوم بسرقه الأطفال فى الكريسماس |
Çünkü yorucu. - Alp birliklerinin geçişini izledin mi? - Tabii ki. | Open Subtitles | مسيرتنا كانت جيدة أيضا هل شاهدت مشاة جبال الألب ؟ |
Başka hiçbir dağ, Alp Dağları'nın yerini alamaz. | Open Subtitles | لايوجد جبل آخر يستطيع الوقوف في جبال الألب |
Hayır, ben Alp'lere kayak yapmaya gidiyorum. | Open Subtitles | لا أنا ذاهبة للتزحلق على الجليد في جبال الألب |
Fakat aynı yıl, buraya Alplere gelir... | Open Subtitles | لكن في العام نفسه صعد هنا إلى جبال الألب |
Ben, boktan İngiliz sahil şehirlerinden ziyade daha çok Alplere ya da Barcelona'ya arazi gezisi yapmaya alışkındım fakat Swanage'e doğru ilerlerken ilk birkaç saat boyunca, bir heyecan duygusu hakimdi her şey olabilir havası vardı. | Open Subtitles | كنت معتادا على رحلات ميدانية إلى أماكن مثل برشلونة أو جبال الألب أكثر من المدن الساحلية الإنجليزية اللعينة ولكن حينما توجهنا إلى سوانج كان هناك بالتأكيد نوع من الإثارة شعور بأن أي شيء ممكن أن يحصل000 |
Şafak söktüğünde Kuzey'e gitmeye niyetliyim. Alplere doğru. | Open Subtitles | وبحلول الفجر فسأتوجه شمالاً ناحية جبال الألب |
Fransa'nın güneyindeki Maritime Alpleri de olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن تكون جبال الألب البحرية فى جنوب فرنسا |
Kimse Alpleri geçemez. Her geçit kendi lejyonu tarafından korunuyor. | Open Subtitles | لا أحد يستطيع عبور جبال الألب كل ممر فيها محمي بفيلق خاص به |
Herkes Alpleri ve Rocky Dağları'nı bilir ama dünyanın en şaşırtıcı dağ sıraları gözlerden gizlenmiştir. | Open Subtitles | يعرف كل شخص جبال الألب و الروكي لكن بعض من أكثر السلاسل الجبلية إدهاشاً مُختفية من المشهد. |
İki yanımızdaki dağ sıraları Alpler'den de yüksek, yani buradaki manzara oldukça etkileyici. | TED | على جانبينا سلاسل الجبال التي هي أعلى من جبال الألب ، لذلك الوضع هنا مأساوي للغاية. |
Alplerin üstündeyken usanmaya başladım. | Open Subtitles | بدأتُ أشعر بالضجر فوق جبال الألب |
İsviçre Alplerinde bir saatlik bir konuşma yapmanın nesi kötü? | Open Subtitles | أعني، ساعة من التحدث لـ5 أيام في جبال الألب السويسرية؟ |
...ve Alplerde kayak yapmayı istiyordu. | Open Subtitles | المشي عند الأهرامات و التزلج على جبال الألب |
Nihayetinde, rötarlı saldırı emrini verir ve Alplerdeki metresi Eva Braun'un yanına gidip inzivaya çekilir. | Open Subtitles | فى نهاية المطاف، لقد أرجأ أمر الهجوم وعاد الى كوخه فى جبال الألب للانضمام إلى عشيقته إيفا براون |
Fransa'daki Batı Cephesi, Alplerden Kuzey Denizi'ne kadar 643 kilometre. | Open Subtitles | الخط الغربي في فرنسا... يمتدُ ستُمئة و خمسون كيلومتر من جبال الألب حتّى البحر الشمالي. |
Aspen polisi, Canada atlıları, ve İsviçre Alplerinin özel kuvvetleriyle bağlantı kurun, bakalım ne biliyorlarmış | Open Subtitles | الاتصال بالشرطة آسبن، وموونتيس الكندي، ويسلر في جبال الألب السويسرية القوات الخاصة. ترى ما يعرفونه. |