Westerburg Lisesi'nin arka tarafındaki ormanlıkta iki ceset buldum. | Open Subtitles | هذا ضابط ماككورد أنا عندي جثتان في الغابة وراء مستوى ويستيربيرج العالي. |
Ve şimdi bunun yerine, elimizde iki ceset, tedavi altında bulunan yüz kişi ve kıçını örtmek için eli ayağına dolaşmış bir şirket var. | Open Subtitles | نعم , و بدلاً عن ذلك لدينا جثتان و مائه شخص آخرون في تحسن و شركة واحده تبذل جهدها لتغطيه نفسها |
Ve şimdi bunun yerine, elimizde iki ceset, tedavi altında bulunan yüz kişi ve kıçını örtmek için eli ayağına dolaşmış bir şirket var. | Open Subtitles | نعم , و بدلاً عن ذلك لدينا جثتان و مائه شخص آخرون في تحسن و شركة واحده تبذل جهدها لتغطيه نفسها |
Tamam. İki ceset, iki "yardım et", iki alakasız ölüm. | Open Subtitles | حسناً , لدينا جثتان , طلبين للمساعدة حالتين غير مرتبطتين كلياً |
-Yaklaşmasınlar, dedi! -Kelepçele. Yaklaşırsanız iki ceset atacağını söyledi! | Open Subtitles | لقد أرسلوني إلى هنا يوجد لصوص في البنك و جثتان |
Ama şu an sadece iki ceset var. | Open Subtitles | حالياً كل ما لدينا هو جثتان وإثنان منهما أُطلق عليهما النار |
Şimdi ise iki ceset daha var. Ama onları senin öldürdüğünü düşünmüyorum. | Open Subtitles | الآن، لديّ جثتان آخريتان، لا أعتقدُ أنّكَ قتلتَ اولئك الرجال |
Neden saklamış? İki ceset, kayıp bir Ulusal Güvenlik ajanı ve bir sürü para. | Open Subtitles | لماذا يقوم بإخفائه؟ جثتان و عميل في الامن القومي و الكثير من الاموال. |
İki ceset sarılmış, iki ceset açık bırakılmış. | Open Subtitles | اذن لدينا جثتان ملفوفتان و جثتان مكشوفتان |
Düşündüğünüz gibi komiser öldüyse, arabada iki ceset olmalı. | Open Subtitles | لو أن الضابط مات كما تظن لكان هناك جثتان بالسيارة |
San Francisco'daki Golden Gate Park'ında, iki ceset bulundu. | Open Subtitles | جثتان عثر عليهما في حديقة جولدن جايت في سان فرانسيسكو |
Dinle, eğer bu Matador'sa, en azından iki ceset daha olacak ve aylar boyunca sessiz kalacak. | Open Subtitles | أنظر، إذا كان هذا هو السفاح سوف يكون على الأقل جثتان أخريان و بعدها لا شيء لأشهر، ربما سنة. |
İşinizi yapmanızı öneririm Bay Palmer, yoksa incelemem gereken iki ceset olabilir. | Open Subtitles | أنا أقترح أن تقوم بعملك سيد بالمر قبل أن يصبح لدى جثتان لأفحصهم |
İki ceset hâlâ ısırık ve pençe izleriyle dolu arabanın içindeydi. | Open Subtitles | تم اكتشاف جثتان في السيارة مملوئتان بالعضات والتمزيق |
Kimliği belirsiz iki ceset. Birinin kafası yok, diğeri de delici aletle öldürülmüş. | Open Subtitles | جثتان مجهولتان، إحداهما بلا رأس والأخرى مخوزقة. |
Orada en az iki ceset var. | Open Subtitles | هناك جثث بالداخل جثتان على الاقل |
Bates Street'de iki ceset bulundu. Bir adam parçalanmış. | Open Subtitles | يوجد جثتان فى شارع باتس شخص قطع اربابا |
Şimdi kurtulmamız gereken iki ceset var. | Open Subtitles | و الآن توجد جثتان يجب التخلص منهما. |
Evet, kitap iki ceset çıkarır önce. | Open Subtitles | أجل ، قبل أن يبصق الكتاب جثتان إضافيتان |
O zaman da polis gelmiş olacak ve çalışma odasında iki tane ceset olacak. | Open Subtitles | عندهاستكونالشرطةهنا ، و سيكون هناك جثتان في غرفة المكتب |