Karavanı naylonla kaplayıp onu öldürecek ve cesedini araziye gömecek! | Open Subtitles | سيغطي الشاحنة بالبلاستيك سيقتلها ويأخذ جثّتها إلى موقع دفن النفايات |
Ama bu sabah cesedini Doğu Nehrinden çıkardılar. | Open Subtitles | والدتك كانت ستأكّد لك ذلك ولكن بصبيحة هذا اليوم ، سحبوا جثّتها من النهر الشرقي |
Ve sonra cesedini başka birinin tabutuna koydu ki böylece asla bilginiz olmasın. | Open Subtitles | ومن ثمّ وضع جثّتها في تابوت شخص آخر بحيث لا يمكن ان تعرف أبداً |
cesedi Presidio yakınlarında bulunmuş. | Open Subtitles | لقد وجدوا جثّتها متروكة في منحدر للسيارات بالقرب من، بريسيديو |
Adam cesedi çöplüğe de atabilirdi. Yangın merdivenine asmayı tercih etmiş. | Open Subtitles | كان بإمكان القاتل رمي جثّتها في القمامة، بدلاً من ذلك علّقها على سُلّم الطوارئ. |
cesedin bulunduğu yer ile ev arasındaki alanda siyah bir ciple ilgili hiçbir şey bulunamadı. | Open Subtitles | لا توجد صور من مراقبة المرور لأيّ سيّارة دفع رباعيّ سوداء بين منزل (إيلين) والمقبرة حيث وجدت جثّتها |
O da seni kovalayınca ona tecavüz ettin, öldürdün ve cesedini çöpe attın. | Open Subtitles | و عندما طلبت منك أن تغرب عن وجهها إعتصبتها و قتلتها ثمّ ألقيت جثّتها في حاوية القمامة |
cesedini enkazda bulunduktan sonra incelemeyi bırakmışsınız. | Open Subtitles | ،بعد أن وجدوا جثّتها بين الحطام .قمت بإغلاق ملّف القضيّة |
Aynı zamanda canını aldıktan sonra cesedini gömdüğüm yer. | Open Subtitles | هناك أيضًا تركت جثّتها بعدما أزهقت روحها. |
Onu görmek istiyorum demek. Kadını. - cesedini görmek istiyorum. | Open Subtitles | يعني أنّي أودّ رؤية المرأة، أودّ رؤية جثّتها. |
Onun cesedini bulduklarında senin canına okuyacaklar. | Open Subtitles | سيلاحقونك أنت عندما يجدون جثّتها. |
cesedini görmeme izin vermediler. | Open Subtitles | لم يكن مسموحاً لي برؤية جثّتها. |
cesedini bu sabah bulduk. Öldürülmüş. | Open Subtitles | لقد وجدنا جثّتها في وقت سابق اليوم - لقد قُتلت - |
Eğer öldürmüş olsaydı, cesedini sergilemek için bırakırdı. | Open Subtitles | إذا كان قتلها ، لكان ترك جثّتها مرئيّة |
Kızın cesedini almadan gitmeyeceğini söylüyor. | Open Subtitles | قال بأنّه لن يُغادر بدون جثّتها |
cesedi bulunduğunda bilezik üstünde değildi. Birisi almıştı. | Open Subtitles | لم يكن على جثّتها عندما عثر عليها شخص ما أزاله |
Temizlik işçileri cesedi, birkaç kutunun altında bulmuş. | Open Subtitles | عثر عمّال الصرف الصحي على جثّتها تحت بضعة صناديق |
cesedi morga götürdükten sonra, ...belki başka bir şeyler bulabilirim. | Open Subtitles | لابدّ أن أعيد جثّتها إلى المشرحة ومن ثمّ قد أحصل على بعض الإجابات |
Onu öldürdüğünüzü, sonra da cesedi bagaja koyduğunuzu düşünüyorum. | Open Subtitles | أظنّ أنّكَ قتلتها، ووضعتَ جثّتها في صندوق سيّارتها |
Şimdi beni cesedin yanına götür. | Open Subtitles | والآن خذيني إلى جثّتها |
Ceset buraya sonradan atılmış. | Open Subtitles | . لقد تم التخلّص من جثّتها هنا |