"جداً أنا" - Translation from Arabic to Turkish

• çok

Ben çok merhametli olduğum için... seni bu masa kadar bir kayanın üzerine terkedeceğim... gemimi senin beyninin parçaları ile kirleteceğime.
وحيث أَننى مُحسنة جداً أنا سأتركك على صخرة بحجم هذه المنضدةِ بدلاً مِنْ أنْ انثر أدمغتَكَ عبر حاجزِي ، كما تَستحقُّ

çok çirkin, tam yürüyordum ve bir köpek bacağımı koparmaya çalıştı.
أَنا قبيحُ جداً أنا كُنْتُ بتمشي و الكلب حاولَ ياكل ساقَي

Seni çok seviyorum ve sana zor anlar yaşattığım için üzgünüm.
إلهي, انا أحبك جداً أنا اسفة لاني وضعتك في هذا الجحيم

Silahı doğrultamadım, o çok tatlıydı.
لم أستطع شهر مسدسي في وجهها؛ كانت لطيفة جداً أنا مواففق

Seninle çalışırken sana çok fazla ilgi göstermeyi öğrendim.
سرني العمل معك لقد تعلمت من رعايتك الكثير جداً أنا سعيدة لقولك ذلك، هانز

Aynı zamanda, olduğuma da çok memnunum.
في نفس الوقت، أَنا مسرورُ جداً أنا كُنْتُ.

Buralar çok güzeldir.
هو جميلُ جداً. أنا أَقُودُ طِوال النهار.

çok öfkeli oldu.
إنه غاضب جداً, أنا لا أريده أن يكون غاضباً جداً

Aksine, çok şanslı olduğumu düşünüyorum. çok mutluyum ve harika zaman geçiriyorum.
أعتقد أني محظوظة جداً أنا سعيدة جداً وأقضي وقتاً رائعاً

Hem de çok iyi. Artık Seth Brundle değilim.
خلاط جيد جداً أنا لست سيث براندل بعد الآن

Bianca, bu çok ani, yani gelinlik falan da mı istemiyorsun?
آآآ, بيانكا, هذا مفاجيء جداً أنا أقصد, ألست تحتاجين إلى رداء أو شيء من هذا القبيل؟

Bu yüzden işte bu yüzden... ikiniz için çok mutluyum.
ولهذا فأنا مسرور جداً.. أنا مسرور جداً لكليكما.

çok güzelsiniz. Ayaklarınızı yıkamak isterdim.
أنتِ إمرأة جميلة جداً أنا أوَدُّ أَنْ أَغْسلَ أقدامَكَ

Zeki biri olmana rağmen, çok yavaş anlıyorsun. Ben zaten ölüyüm. Sana söyledim.
بالنسبة لشخص ذكى ، أنت بطئ جداً أنا ميت بالفعل ، لقد اخبرتك بهذا

çok rica ederim. Sonra görüşürüz. Eminim yine karşılaşırız.
أنت مرحب جداً أنا متأكد من اننا سنتقابل ثانية

Şu ara çok heyecanlıyım. Ağzımdan çıkanı kulağım duymuyor.
أَنا عصبيُ جداً أنا لا أَعْرفُ الذي أَقُولُ.

Güneşten o kadar çok yanardı ki, saatlerce sırt derisini soyardım.
هو كَانَ يُصبحُ مسفوع جداً أنا أَصْرفُ الساعات تُقشّرُ الجلدَ مِنْ ظهرِه.

Ama çok hoş. Ben de burnumdan nefret ederim. çok büyük.
إنه لطيف جداً أنا أكره أنفي, إنه كبير جداً

çok üzgünüm. Sadece iyi birini görmek zorundaydım.
آسفة جداً.أنا كنت فقط أريد أن أرى شخصُ لطيف