Cidden, sürekli bizden bir şeyler saklıyor ama sana güvenmemizi istiyorsun. | Open Subtitles | جديًا طلبت منا أن نثق بكِ بينما أنتي تخفين أموراً عنا |
Cidden, siz çocuklar bu oyunu profesyonel oynamalısınız. | Open Subtitles | جديًا , يا رفاق يجب عليكم لعب هذه اللعبة باحتراف |
Yani, Cidden diyorum, sen de bırak bundan bir tane çünkü bebek suratlısın. | Open Subtitles | أعني، جديًا عليكَ أن تحصل على لحية مثلها لأن لديكَ وجه طفل. |
Dün kimse bizi ciddi bir çift olarak ciddiye almıyordu. | Open Subtitles | حسنا , بالأمس بدا كأن لا أحد سيعتبرنا جديًا زوج |
Ve çok Ciddiyim; | Open Subtitles | و أتحدث جديًا, حينما اكتشفُ من من رفاقكم بالسكن, |
Hayır, Cidden. Bana engel olmalısın. Uzun bir gün. | Open Subtitles | لا، جديًا يوم طويل و وجبة لذيذة ذلك يحصل لي في كل مرة |
Ayrıntıya girip sıkmak istemem ama Cidden bu, tam da ihtiyacım olan şeydi. | Open Subtitles | لا أريد ان أجعلك تمل بالتفاصيل لكن جديًا, هذا ما كنت احتاجه |
Cidden Lexi acayip erken yatar olur da çıkacak olursanız mesaj atın, takmaz o. | Open Subtitles | جديًا, ليكسي تخلد إلى النوم في وقت مبكر جدًا لذا إن كنتم في يوما ما ستخرجون فقط ارسلوا لي رسالة, هي لا تهتم |
Ama Cidden söylüyorum, düşünmeden adım atma çocuk. Tamam. | Open Subtitles | جديًا يا فتى، عليك أن تفكّر قبل اتخاذ أيّ خطوة |
Hannah, seninle kavga etmek istemiyorum şu anda, Cidden. | Open Subtitles | هانا انا لست في المزاج المناسب للخوض في عراك معك الآن, جديًا. |
Ama Cidden,hayatımda tanıdığım en orospu insansın. | Open Subtitles | لكن جديًا, أنتِ أكبر عاهرة قابلتها في حياتي |
Cidden burada oturup kimin bu kefareti daha çok ödemek istediğini mi tartışacağız? | Open Subtitles | هل جديًا ستمكث هنا وتجادلني بشأن من مِنّا يحتاج أكثر إلى افتدائه؟ |
Cidden, Bayan Darling'in dersini terketmeyi düşünün. | TED | جديًا! فكروا حول مغادرتكم حصة الآنسة دارلينغ. |
Cidden, nasıl heyecanlanmıyorsun buna? | Open Subtitles | جديًا كيف لك ان لا تكون متحمسًا بذلك |
Ama ciddi söylüyorum, bu salak fikrini değiştirmeden önce gitmek zorundayım. | Open Subtitles | لأكون جديًا علي الذهاب قبل أن يغير ذلك الغبي رأيه فيّ |
Yaptıkları kadar yapabilecekleri konusunda da özenliydiler ve bunu olabildiğince ciddi bir şekilde yapıyorlardı. | Open Subtitles | أعتقد انهم كان أصحاب ضمير حيال محاولتهم لفعل ما كانوا يفعلونه بقدر إستطاعتَهم، و جديًا كما أستطاعوا. |
Tıpkı sen. ciddi misin? | Open Subtitles | جديًا ؟ توم , لم أستطع منع نفسي لكن لاحظت أن |
Ciddiyim, Japonya'da ne yapıyordum sanıyorsun? | Open Subtitles | جديًا, ماذا تعتقد أنني كنت أفعل في اليابان؟ |
Ciddiyim, çocuklar bu hiç olmuş muydu? | Open Subtitles | جديًا يا شباب، أحدث هذا من قبل؟ |
Ciddiyim, senin için endişeleniyorum. | Open Subtitles | جديًا أنا قلقة عليكِ |
- Peki. Şaka mısın? Yemekteydik. | Open Subtitles | حسنا جديًا ؟ |