En iyi arkadaşlarının çekici olduğunda ısrar eden kızlar gibi. | Open Subtitles | مثل هؤلاء الفتيات اللاتي يصرّن على.. أن أفضل أصدقائهم جذابين. |
Yaşam tarzlarını ve mutluluklarını kıskandığı genç ve çekici kurbanlar seçiyor. | Open Subtitles | إنه يستهدف ضحايا يافعين و جذابين نمط حياتهم وسعادتهم التي يحسدها |
Kendi başıma nasıl çekici bir erkekle tanışacağım? | Open Subtitles | كيف سأتعرف الى رجال جذابين اذا ذهبت لوحدي؟ |
Ahbap, bir sürü kadın mimarların seksi olduklarını düşünürler. | Open Subtitles | يا صاحبى ، الكثير من الفتيات يعتقدون أن المهندسيت جذابين |
Yok artık, çok şeker olmuşsunuz! | Open Subtitles | يا إلهي، أنتم يارفاق تبدون جذابين |
küçük bir kulübede yaşayıp küçük tatlı çocuklarla ilgilenecektim, | Open Subtitles | ونعيش في كوخ صغير ونرعى بأطفال صغار جذابين |
İkimiz de uygunuz, ikimiz de çekiciyiz ve ikimiz de bu işte iyiyiz. | Open Subtitles | نحن الاثنين متوفرين و نحن الاثنين جذابين و نحن الاثنين جيدون في ذلك |
Hepimiz çekici olmak isteriz ama unutma: | Open Subtitles | جميعنا نرغب فى أن نكون جذابين ولكن تذكروا: |
Bilim adamları aynı zamanda onların, fiziksel olarak daha az çekici ve konuşurken "Harbi mi?" ve, "Az gel buraya" gibi.. | Open Subtitles | كما اكتشف العلماء أنهم غير جذابين جسدياًوبينمانتحدثبشكلمهذب .. |
İç güzellikleri görmesini sağladım, fiziksel olarak çekici olmayanlarınkini bile. | Open Subtitles | لقد ساعدته ليرى الجمال الداخلي لكل الناس بما فيهم من تظنهم ليسوا جذابين جسدياً |
Aslında bazı, epey çekici olanlar, onların Zencilere olan sevecenliği bana anlatıldı. | Open Subtitles | بعضهم جذابين جدا.. مشهورين كما سمعت لطيبتهم تجاه الزنوج |
Ama zeki ve yeterince çekici öksüzler şüpheli yangınlar, kan emici sülükler İtalyan yemeği ve gizli örgütleri izlemek isterseniz o halde kalın ve Baudelaire çocuklarının adımlarını takip edişimi izleyin. | Open Subtitles | مع ذلك إذا كنت تحب قصصا عن الذكاء و عن أيتام جذابين حرائق مشبوهة |
70'lerdeydik ve çekici çiftlerdik. | Open Subtitles | كانت السبعينيات وكنا أزواجاً شباباً جذابين |
Çok fazla ruh tanımıyorum ama karşılaştıklarım pek de çekici değildi. | Open Subtitles | لا أقابل الكثير من الأرواح, لكن الذين أقابلهم ليسوا جذابين |
Aslında, geleneksel olarak çekici bulduğumuz birçok insan bu orana sahiptir. | Open Subtitles | بالواقع الكثير من الناس الذين نجدهم جذابين بشكل كبير |
Görünüşe göre dişiler, dişi kılığına giren erkekleri oldukça çekici bulurlar. | Open Subtitles | يبدو أن الإناث تجد الذكور بزى الجنس الآخر جذابين جدا |
Ben bazı yaşlı erkekleri çekici bulurum. | Open Subtitles | حسنا، أجد بعض الرجال الكبار في السن جذابين. |
Hayır, onlar angut değil, inekler. Şimdi artık onlar seksi. İnek cazibesi. | Open Subtitles | لا ليسوا حمقي انهم المهوسون انهم جذابين ايضاً , المهوسون المتأنقين |
Ne şeker köylüler. | Open Subtitles | يالهم من مزارعين جذابين. |
#Eminiz üç tatlı adamın sizden çöpünüzü almasını istersiniz# #Sizden# #Limuzinimiz var# | Open Subtitles | نراهن أنك تريدين من ثلاث رجال جذابين ان يتخلصوا من النفايات من عندك |
İkimiz de müsaidiz. İkimiz de çekiciyiz. İkimiz de iyi yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن الاثنين متوفرين و نحن الاثنين جذابين و نحن الاثنين جيدون في ذلك |
Sizin gibi güzellerin cazibesiz erkeklerin çektiklerinden haberi yok. Benim kalbim yok mu? | Open Subtitles | أنتن الجميلات لا تملكن فكرة عما يعانيه الرجال الغير جذابين |
Normal insanlar gibi başlıyorlar yakışıklı, karizmatik falan. | Open Subtitles | يبدوان حياتهم مثل الاشخاص العاديين مثل جذابين و منظر جيد |