Bizi içine çekiyormuş gibi hissettirmesinin nedeni, dikkatimizi çekmeye yönelik bu yarış. | TED | والسبب في إحساسنا أنه يجذبنا بهذه الطريقة هو هذا السباق على جذب اهتمامنا. |
Yani çok sıkıcı çiçekler olan ağaçlar böcekleri kendilerine çekmeye çalışmıyorlar. | TED | في الحقيقة الأشجار أزهار مملة جداً فهي لا تستهدف جذب الحشرات .. |
Pek büyük bir yardım değil ama dikkat çekmek istemiyorum. | Open Subtitles | إنه حقاً لا شىء, و لكنني لا أريد جذب الانتباه |
Şimdi, dünyanın dikkatini bir anda üzerine çeken duyurunun ayrıntılarına geçiyoruz. | Open Subtitles | و الآن، إلى تفاصيل ..الإعلان المفاجئ الذي جذب إنتباه العالم كله |
Programın yarısı bitmiştir, ama bir şey sizi içine çeker ve merak edersiniz. | TED | هي بالفعل في منتصف الطريق، لكن هناك شيء قد جذب انتباهك وأنت تهتم. |
Bu kadar yol geldik şimdi mi ilgini çekiyor? | Open Subtitles | لقد جئنا كل تلك المسافة و هو الأن جذب أنتباهك؟ |
İlgi çekmek isteyen ve Başkanı öldürerek muradına eren Lee H. Oswald... bu deli ve yalnız adam, uzun bir kurbanlar zincirinin ilk halkasıydı. | Open Subtitles | لي هارفي أوزوالد , مخبول رجل وحيد يريد جذب الانتباه وحصل عليه عن طريق قتل رئيس كان الأولى في سلسلة من المستـهدفين |
Ya da dikkat çekmeyi seviyor. | Open Subtitles | يمكن أن يكون أو لربما هو فقط يحب جذب الإنتباه |
Sadece dikkat çekmeye çalışıyorlar böylece diğer insanlara seslerini duyurmak istiyorlar. | Open Subtitles | هم يحاولون جذب الانتباه لذا يمكن للناس ان تستمع لهم |
Elbette, nadir görülen bir sinir hastalığı dikkat çekmeye çalıştığı ihtimalinden daha olası. | Open Subtitles | أجل، الاضطراب العصبيّ النادر أقرب احتمالاً من محاولة جذب الاهتمام |
Sam, bagajda biri var, dikkatimizi çekmeye çalışıyor. | Open Subtitles | سام , هناك شخص ما في صندوق السيارة يحاول جذب انتباهنا |
Onlar, erkeklerin ilgisini çekmek için kafalarını toslayan dağ koçlarından farklı değiller. | Open Subtitles | حسنا، إنهم لا يختلفون عن كباش الجبل فالتناطح بالرؤوس لغرض جذب رفيقة |
Yuvarlak bir vücudu, iki kolu ve çok uzun, kafa benzeri anteni var, tek amacı ise dikkati kendine doğru çekmek. | TED | لديه جسم مكور، ذراعان، و هوائي كالرأس، طويل جداً، و هدفه الوحيد هو جذب الانتباه لنفسه. |
Bugün müşterileri çekmek ve korumak, küresel ölçekte avantaj sağlamak, değer yaratmak daha zahmetli. | TED | فمن الصعب اليوم جذب الزبائن والمحافظة عليهم، أو بناء قدرات تجارية على المستوى العالمي، لخلق قيمة اقتصادية. |
Bu fizik rüyası, geçen 19 sene boyunca herkesi çeken şeydi. | Open Subtitles | حلم الفيزياء هذا هو ما جذب الجميع طوال تلك السنوات ال19 |
Ay, çekim meydana getirecek kadar büyüktür ve uygun bir güçle Dünya'yı 230,000 mil öteden çeker. | Open Subtitles | إنه القمر الذي يمتلك جاذبية قوية لدرجة جذب ما على الأرض إليه، |
Devasa çarpışmalarla trilyonlarca yıldız birbirini çekiyor. | Open Subtitles | تصادمات عملاقة .. بسبب جذب تريليونات النجوم لبعضها البعض |
Gereksiz ilgi çekmek istemeyiz. | Open Subtitles | لا نريد جذب أى أنتباه غير ضرورى الى المكان |
Gerçektende normal ve sıradan kötülerin bile dikkatini çekmeyi sevmezsiniz bile, değil mi? | Open Subtitles | لا تودون حقاً جذب الإنتباه أو المنتظمون .. اليس كذلك؟ لا .. |
Dan'in söylediğine göre de hiç çekici bir adamla sorunun olmamış. | Open Subtitles | ومما يقوله دان عنكِ، ليس لديكِ مشكلة في جذب الرجال أبداً. |
Bayım, bilmek istediğim, o gün dikkatinizi çekecek bir şey söyledi mi? | Open Subtitles | سيدى, كل ما اريد معرفته , هو هل ذكرت لك شيئا ذلك اليوم جذب انتباهك |
Şanslıyız ki, Uzak Doğu'daki bu işten iyi anlayan bağlantılarım dikkat çekmeden bu kağıtları alabilir. | Open Subtitles | ..لحسن الحظ , معارفى في الشرق الأقصى على دراية جيده فى شراء هذه الأسهم بدون جذب الأنتباه |
Sebebi hala belirsiz, fakat anlaşılan istemeden de olsa biraz dikkat çekmiş. | Open Subtitles | أسباب الحادث ما زالت غير معروفة لكنه جذب بعض الإنتباه الغير مرغوب. |
Gerçek bir adamın, yaptığı şeyler üzerine dikkat çekmesine, gerek yoktur. | Open Subtitles | الرجل الحقيقىّ لا يحتاج إلى إلى جذب الانتباه لأفعاله. |
Haklısın, başı ile sonunu da bantladın mı kendine bir paratoner yapmış olursun. | Open Subtitles | أجل. سجلت باقة من هذه تنتهي إلى النهاية حصلت لنفسك على نقطة جذب |
İlgi çekme ve kabul edilme konusunda çok çaresiz. | Open Subtitles | انها تتوق إلى جذب الانتباه وتقبّل الناس لها |