Sabah,gazetemi okumak için aşağıya indiğimde Grandview civarlarında olan uçak kazası gözüme ilişti | Open Subtitles | تصادفت مع صفحة الحداد فى جريدتى و قرأت عن سقوط طائرة خارج بلدة صغيرة لجراندفيو |
Lanet olası gazetemi okumak istiyorum artık, tamam mı? | Open Subtitles | أمّك قالت كفاية أنا أريد أن أقرأ جريدتى بسلام ، حسنا؟ |
gazetemi kapattım. | Open Subtitles | لفد أغلقت جريدتى |
Sayın yargıç, gazetem kefaletnameyi gönderecektir. | Open Subtitles | سيادة القاضى ، إن جريدتى سوف تقدم الكفالة |
gazetem Chicago Courier, ama yazılarım her gazetede çıkar. | Open Subtitles | "دليل شيكاغو"هى جريدتى ولكن عملى متمركز فى امريكا |
Bayanlar, baylar gazetemin "Cennetlik Hillsboro" davası için iki temsilci gönderdiğini duyurmak istiyorum. | Open Subtitles | سيداتى و سادتى يسعد جريدتى أن تعلن أنها سوف ترسل ممثلان |
Tüm gün gazetemin kapatılmaması için uğraşıyorum. | Open Subtitles | أحاول الحفاظ على جريدتى من الإيقاف طوال الوقت |
Bayan Cooper, gazetemi geri alabilir miyim? | Open Subtitles | آنسة " كوبر " ، أريد أن أستعيد جريدتى |
gazetemi dağıtmamı engelleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إيقاف تسليم جريدتى |
gazetem bu teklifin her dolarına bir dolarla karşılık verecek! | Open Subtitles | جريدتى تضاعف هذا العرض دولارا دولارا |
Evet. Burası benim ofisim, bu da gazetem. | Open Subtitles | هذا مكتبى وهذه جريدتى |
Bu benim gazetem, Axford ve bu adamı ön sayfada görmek istiyorum. | Open Subtitles | هذه جريدتى يا (اكسفورد) وأريد هذا الرجل على صفحتها الرئيسيه. |
Benim gazetem mi? | Open Subtitles | ! جريدتى |
Ben her gün gazetemin kapanmasını önlemeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول الحفاظ على جريدتى من الإيقاف طوال الوقت |
Ed, gazetemin nerede olduğunu gördün mü? | Open Subtitles | - هل رأيت جريدتى اليوم؟ |