"جزء صغير" - Translation from Arabic to Turkish

    • küçük bir
        
    • bir parça
        
    • Birazcık
        
    • bir yanım
        
    • ufak bir
        
    • çok küçük
        
    Biliyorsun, George, bu işin çok küçük bir kısmı. çok küçük. Open Subtitles جورج.انت تعرف ان هذا جزء صغير من العملية جزء صغير جدا
    Birkaç yıl önce bir dizinde küçük bir rolüm olmuştu. Open Subtitles لقد ظهرت في جزء صغير في التلفزيون قبل بضع سنوات
    Hepinizin içinden ufak tefek bir parça alıp, lezzetli şekerime koyacağım, gerçekten. Open Subtitles سيكون هناك جزء صغير جميل من كل واحد منكم داخل الحلوى الشهية
    Artkafa kemiğinde çok küçük bir parça eksik. Oraya bir darbe gelmiş olmalı. Open Subtitles هناك جزء صغير مفقود على العظم القذالي، لابد أنّ شيئاً ما ضربه هناك.
    Çünkü insanları Birazcık Wraith DNA'sı ile birleştirmekle bile bilimci, insanlara Wraithlerin zihin yeteneklerinden vermiş. Open Subtitles باتحاد جزء صغير من دى ان ايه الرايث مع البشر اعطى العالم قدرات الرايث العقليه للبشرين.
    Sadece sana saygı duyan bir yanım var, çünkü bana çok büyük bir iyilik yaptın. Amazon ulusu öldü. Open Subtitles هناك فقط جزء صغير مني يحترمكِ لأنكِ فعلتِ لي معروفاً كبيراً
    Üst katta gördükleriniz bir bilgisayar programının ufak bir kısmıydı. Open Subtitles ما رأيته فى الأعلى أنه جزء صغير من برنامج الحاسوب
    Buna rağmen evrenin küçük bir parçasının simülasyonunu tamamlamak aylar alıyor. Open Subtitles وبرغم هذا فالأمر يتطلب شهور لإكمال محاكاة جزء صغير من الكون
    Asıl nokta, beyzbol senin kişiliğinin sadece küçük bir kısmını yansıtıyor. Open Subtitles أنظر ، المقصد هو البيسبول تعتبر فقط جزء صغير من شخصيتك
    Meğer ikinci el dükkânlarında ayıkladığım kıyafetler her yıl elden çıkardıklarımızın sadece küçük bir kısmını oluşturuyormuş. TED اتضح أن الملابس التي كنت أفتش فيها في تلك المتاجر لا تمثل سوى جزء صغير من إجمالي الملابس التي نتخلص منها كل عام.
    Öncelikle, teleskoplarımızın sınırlarındaki 100 milyar galaksi muhtemelen bütün içindeki çok küçük bir parça. TED أوّلا، ال100 مليار مجرة التي يمكننا رصدها بالتلسكوبات ليست على الأرجح سوى جزء صغير من الكلّ.
    Bu bakterinin radyasyona direnç yeteneğinden bir parça bile alsak şu ankinden çok daha iyi olurdu. Ki şu an sahip olduğumuz tek şey cildimizdeki melanin. TED حتى وإن اكتسبنا جزء صغير فقط من قدرتها على تحمل الإشعاع، سيكون أمرأ جيداً للغاية بالمقارنة مع ما نمتلكه الآن، ألا وهو صبغ الميلانين في جلدنا.
    Gördüğün gibi, oldukça modern, Amerikan basınına insan performansı konusunda ülkemizin ne kadar geliştiğini bir parça göstermek istedik. Open Subtitles ونتمنىانتشاهدالصحافةالامريكيةذلك. انه جزء صغير من التقدم قامت به بلادنا. فىتقنيةالأداءالبشرى.
    Ama eğer kafatasının arkasında... küçük bir kemiği alıp... yerine daha büyük... bir parça dikersem-- ağrısı geçecek mi? Open Subtitles لكن إذا حلقت جزء صغير من العظم في الجزء الخلفي من الجمجمة وإزالة رقعة من الدماغ
    Birazcık doğru, yalanı bulmayı zorlaştırır. Open Subtitles . جزء صغير من الحقيقة يجعل الكذب صعب إكتشافة
    Bunu için kötü hissetmem gerek ve Birazcık hissediyorum da ama Birazcık. Open Subtitles و أعرف، يجب أن أشعر بالسوء حيال ذلك و جزء صغير منّي يشعر بذلك و لكنه مجرّد جزء صغير فحسب
    Jay'e karşı içimde Birazcık öfke biriktirmiş olabilirim. Open Subtitles قد أكون احمل جزء صغير من الغضب بإتجاه جاي
    Bak, işimi seviyorum ama hâlâ ilgi odağı olmak isteyen bir yanım var. Open Subtitles إسمعي، أحب ما أقوم به الآن لكن هناك جزء صغير مني لا يزال يريد أن يكون في محور الإهتمام
    Panama'dan ortaya çıkan bu belgeler, bilinmezlerle dolu offshore dünyasının, sadece ufak bir parçasını gün yüzüne çıkardı. TED يرفعُ تسرب هذه الأوراق من بنما النقاب عن جزء صغير جداً حول سرّية عالم نقل الشركات إلى خارج بلد التسجيل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more