Varsayım şu, her ikisi de, brifing dosyalarınızda özetlendiği gibi daha büyük bir komplonun parçası. | Open Subtitles | و الإقتراض هو أنهما مجرد جزء من مؤامرة أوسع كما هو مذكور في الملخص أمامكم |
Şimdi bu deneylerin daha büyük bir komplonun parçası olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | إختبارات أشك بأنّها الآن جزء من مؤامرة كبيرة |
Lincoln'ün ölümü dört güçlü... devlet adamını aynı anda öldürüldüğü... çok büyük bir komplonun parçası sadece: | Open Subtitles | كان الموت لينكولن جزء من مؤامرة أكبر من ذلك بكثير لقتل أربعة رجال الأقوى في الحكومة في ضربة واحدة: |
Bunların hepsi, tarihi Roswell'de düşen UFO'ya dayanan komplonun bir parçası. | Open Subtitles | كل هذا جزء من مؤامرة يعود تاريخها إلى تحطم جسم غريب في (روزويل) |
Bunların hepsi, 1947'de Roswell'de düşen UFO'ya dayanan komplonun bir parçası. | Open Subtitles | كل هذا جزء من مؤامرة يعود تاريخها لتحطم جسم فضائي في (روزويل) عام 1947 ... |
Nolan bu pis oyunun bir parçası ve Emily o kutuda her ne saklıyorsa savaşmadan almana izin vermeyecektir. | Open Subtitles | إنه جزء من مؤامرة دنيئة، ولكن أياً ماكانت "إيملي" خبئته فى هذا الصندوق، فإنه لن يدعه بسهوله. |
Dr. Hodgins'e sorarım, ama o bunun bir komplonun parçası olduğunu söylerdi, bu yüzden onun fikrini sadece kadınlar hakkında bir konuysa sorarım. | Open Subtitles | لراجعت الأمر مع الطبيب هوديجنز و لكنه كان سيقول أن الأمر برمته جزء من مؤامرة ما لذا فإنني أخذ بنصائحه فقط فيما يتعلق بالنساء في الغالب |
- Ve bizim de bu oyunun bir parçası olduğumuzu düşünüyor. | Open Subtitles | ويؤمن أننا جزء من مؤامرة ضده |