Babanı tanırdım. Çok cesur bir adamdı. | Open Subtitles | كنتُ أعرف والدكَ، كان رجلاً جسورًا للغاية |
Hadi. Berbat ve korkutucu bir durum olduğunun farkındayım ama cesur olma zamanı şimdi. | Open Subtitles | هيّا، أعلم أن الأمر مزريًا مخيفًا، لكنّه الأوان لكيّ تغدو جسورًا. |
Ama aşırı derecede cesur olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | على نحوٍ جميل، لكنّي لم أتوقّع أن تكون جسورًا بجنون. |
Sahip olduğunuz farklı perspektif bazen değişimi sağlayacak alışılmadık bir düşünceye yol açabilir. Ancak bunu deneyecek kadar cesur olmalısınız. | TED | أحيانًا وجهة النظر الفريدة لديك قد ينتج عنها تفكير خارج الصندوق والذي بإمكانه أن يحدث فارقًا، ولكنك تحتاج أن تكون جسورًا بما فيه الكفاية لكي تحاول. |
O kadar cesur olduğunu kendi bile bilmiyordur. | Open Subtitles | كان جسورًا أكثر مما كان يعلم هو نفسه |
Hatta Jackson'a bile sinirliydim, bu kadar cesur olduğu için. | Open Subtitles | وعلى (جاكسون) حتّى لكونه كان جسورًا جدًّا دومًا. |