Bilerek kendi müşterilerinizi dolandırdınız. Hukuk sistemiyle alay ettiniz. | Open Subtitles | باحتيالكم على عملائكم متعمدين، جعلتم من النظام القانوني مهزلة |
Bana yardım ettiniz. Beni bir kahraman yaptınız. | Open Subtitles | فأنتم ساعدتمونى و جعلتم منى بطلاً |
Size teşekkür etmek istiyorum Chicago'lu 100 Zenci Adam çünkü amme hizmetini tekrar popüler hale getirdiniz. | Open Subtitles | ,أريد أن أشكركم (مئة رجل أسود من (شيكاغو لأنكم جعلتم الخدمة شعبية مرة أخرى |
Bu süreci eğlenceli bir hale getirdiniz. | Open Subtitles | لقد جعلتم هذه العمليه مسلية |
Dünyayı daha tehlikeli bir yer haline getirdiniz. | Open Subtitles | لقد جعلتم العالم مكانا أخطر بكثير |
Dünyayı daha tehlikeli bir yer haline getirdiniz. | Open Subtitles | لقد جعلتم العالم مكانا أخطر بكثير |
- Teşekkürler bayanlar. New York tatilimi çoktan kayda değer yaptınız. | Open Subtitles | شكراً سيداتي , لقد جعلتم رحلتي لـ"نيويورك" ذات قيمة |
Yaşlı bir adamı çok ama çok mutlu ettiniz. | Open Subtitles | جعلتم رجلاً عجوزًا سعيدًا جدًّا جدًّا. |
Çok yaşlı bir adamı çok ama çok mutlu ettiniz. | Open Subtitles | جعلتم رجلاً عجوزاً سعيداً جدّاً جدّاً. |
Bayan Hoover'ı siz mi hasta ettiniz? | Open Subtitles | هل جعلتم الآنسة (هوفر) مريضة أيها الفتيات؟ |
Onu neden böyle inanılmaz korkunç yaptınız? | Open Subtitles | لماذا جعلتم صورته بشعة للغاية؟ |