"جعلني أشعر" - Translation from Arabic to Turkish

    • hissettirdi
        
    • hissettim
        
    • hissettiren
        
    • beni çok
        
    • beni epeyce
        
    • hissetmiştim
        
    • hissediyordum
        
    • hissettiriyor
        
    • hissetmemi sağlamıştı
        
    • hissetmemi sağlayan
        
    Bunun yanlış olduğunu biliyorum, ama daha iyi hissettirdi bana. Open Subtitles , أعرف أن هذا خطأ لكن هذا جعلني أشعر بتحسن
    Ama eve gittiğimde annem bana başka bir bakış açısı gösterdi. Bu da kendimi daha iyi hissettirdi. Open Subtitles لكن عندما عدت للمنزل كان لأمي وجهة نظر أخرى مما جعلني أشعر بأفضل حال
    Benimle yukarıda sallarınken kendimi her şeyi yapabilecek gibi hissettim. Open Subtitles عندما كان يدربني جعلني أشعر بأنني لن أستطع فعل أي شيء
    Volvo'yu şu dört çekişli, büyük tekerlekli ve 200 beygir gücündeki... bir arabayla değişmişim gibi hissettim kendimi. Open Subtitles جعلني أشعر أنني أتاجر بالفولفو في واحده من ذوات الاربع عجلات مع عجلات كبيره والمحرك سعة 200 حصان
    Ve sen, bana bunun yeterli olmadığını hissettiren ilk kişisin. Sanki daha fazlası olmam gerekiyormuş gibi... Open Subtitles وانت اول شخص اقابله جعلني أشعر بان هذا ليس كافيا , وانه علي ان اكون شخصا اخر
    - Ne demek. Ben burada değilken başka birinin evime baktığını bilmek beni çok mutlu etti. Open Subtitles جعلني أشعر بسعادة معرفتي بأن هنا أحد يهتم بمنزليّ.
    Biraz önce, beni epeyce kıskandıracak şekilde sizi soruyordu. Open Subtitles كانت تسأل عنك بشكل جعلني أشعر بالغيرة.
    Koca adamlarınki gibi. Kendimi çok güvende hissetmiştim... Open Subtitles وقد جعلني أشعر بشدة الأمان كالكبار تماما
    hissetmemi sağlıyordu. İkimizin de akıllı olduğunu ve beraber her tür problemi çözebileceğimizi hissediyordum. TED لقد جعلني أشعر اننا كلينا أذكياء واننا نستطيع حل اي مسألة مهما استعصى حلها
    Beni sanki uzun süreli bir uykudan uyanıyormuş gibi hissettiriyor. Open Subtitles جعلني أشعر وكأنني .. كأنني قد استيقظت بعد نوم طويل
    On beş yıl önce, bir an için Kevin benim dünyadaki en özel insan olduğumu hissetmemi sağlamıştı. Open Subtitles منذ خمسة عشر عاماً و للحظة قصيرة جعلني أشعر أنني أكثر سكان الأرض تميزاً
    Anlarsınız ya, ben fazla spor falan yapmam ama bu bana kendimi özel hissettirdi. Open Subtitles أنت ترى أنني لست جيداً في الرياضة وهذا جعلني أشعر
    Bana igrenç hissettirdi, ve sende beni iğrenç hissettiriyorsun. Open Subtitles بقدر ما يميل للفتيات جعلني أشعر بالقذارة كما تجعلينني أشعر بها
    Tüm enerjimi bu yarışma muhabbetine verdim. Ve beni birkaç gün iyi hissettirdi. Open Subtitles لقد وضعت كل طاقتي في هذه المنافسه وهذا جعلني أشعر بشكل جيد لبضعة أيام.
    Ama bir an için, yaşadığımı hissettirdi hayatım üzerinde kontrolüm olduğunu. Open Subtitles لكن بالنسبة لي في ذلك الوقت جعلني أشعر أنني كنت حية وجعلني أشعر ببعض السيطرة على حياتي
    Bu kadar korktuğum için haksız olmadığımı hissettim. Open Subtitles جعلني أشعر أني لست مثيرا للشفقة لأكون خائفا
    Ama Jules ile arkadaş olunca ve onun gibi biri benden hoşlanınca, bir değerim olduğunu hissettim. Open Subtitles وشخص مثلها , يحبني جعلني أشعر أن أساوي شيء
    Seni tanıdığımdan beri sanki kızım bana dönmüş gibi hissettim. Open Subtitles الوقت الذي قضيناه معاً جعلني أشعر كما لو أن ابنتي قد رجعت إليّ
    Beni özel hissettiren tek insansın Open Subtitles أنت الشخص الوحيد الذي قابلته و جعلني أشعر بأني مميزه
    Yaptığın şey beni çok güvende ve sevilmiş hissettirdi. Open Subtitles ما قمت به جعلني أشعر أنني محمية جدًا ومحبوبة جدًا
    Biraz önce, beni epeyce kıskandıracak şekilde sizi soruyordu. Open Subtitles كانت تسأل عنك بشكل جعلني أشعر بالغيرة.
    Tekrar insan gibi hissetmiştim. Open Subtitles هذا جعلني أشعر كأني إنسان مجدداً
    Babamın beni sevmediğini düşünüyordum. Kendimi çok kötü hissediyordum. Open Subtitles كما ترى، اعتقدت بأنه لم يكن يحبني ذلك جعلني أشعر بالخنقة
    kendi evimde beni ikinci sınıf insan gibi hissettiriyor . Open Subtitles جعلني أشعر بأني مواطن من الدرجة الثانية في منزلي
    Steven yıllar sonra ilk kez kendimi rahat hissetmemi sağlamıştı. Open Subtitles و(ستيفن) جعلني أشعر بالأمان للمرّة الأولى منذ سنوات،
    Kendimi iyi hissetmemi sağlayan tek şey oydu. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي جعلني أشعر بالرضا عن نفسي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more