| Bazı uydular kazlın buz tabakası altında hapsolmuş engin okyanuslara sahiptirler. | Open Subtitles | وأقمار بمحيطاتٍ شاسعة حبيسة تحت جليدٍ سميك |
| Arkamdaki, çoğu kutup buzulu gibi, iç kısımlardaki engin bir buz örtüsünden akıyor. | Open Subtitles | هذه كمعظم أطواف الجليد القطبية، تجري عبر صفيحة جليدٍ شاسعة داخل اليابسة |
| Antarktika kıtası dünyanın en büyük buz örtüsüyle kaplıdır. | Open Subtitles | قارة أنتاركتيكا تختنق بأعظم صفيحة جليدٍ في العالم |
| Bu ısınma kutup ayılarını ince bir buz tabakası üzerinde bıraktı. | Open Subtitles | ...هذا الارتفاع ترك الدببة على جليدٍ رقيق |