Bu güzel ama bir o kadar da külfetli kuyruk, tavus kuşunun yırtıcılardan kaçmasını veya dişilere yaklaşmasını kolaylaştırmaz. | TED | جميل ولكن الذيل الثقيل لا يساعد الطاووس لتجنب الحيوانات المفترسة والاقتراب من أُنثى الطاووس. |
- Görmek istiyorum! - Güzel, ama yine de istemezsin. | Open Subtitles | لا , اريد رؤيته انه جميل ولكن لاتريدن رؤيته |
Evet evin çok güzel ama bana bir çok defa söylemedin mi burası Ricky'nin hayalindeki ev değil mi? | Open Subtitles | أجل، منزلكِ جميل ولكن ألم تخبريني مليون مرة أنه منزل أحلام ريك ؟ |
Evet, saçların hoş.ama bence yüzünün görünmesi daha iyi olabilir. | Open Subtitles | ان شعرك جميل ولكن عندما ترفعيه يكون افضل حتى ارى وجهك |
Çok hoş ama iki kız kardeşle aynı anda çıkmanın, doğal bir tarafı yok. | Open Subtitles | اوه, هذا جميل ولكن ليس من العادي مواعدة اختان في نفس الوقت |
Bu güzel ama ben zor yolu seçiyorum ve istifalarınızı kabul etmeyerek... | Open Subtitles | هذا جميل, ولكن انا متفاجيء انك اخذت الطريق السريع |
Burası güzel ama bazen kendimi boğulmuş hissediyorum. | Open Subtitles | إنّه جميل, ولكن أشعر بالإختناق أحيانًا. |
Annemindi. - Çok güzel, ama eski bir görünümü var. | Open Subtitles | لقد كان لأمى - إنه جميل ولكن قديم - |
Çok güzel ama kabul edemem. | Open Subtitles | إنه جميل ولكن لا يمكنني قبوله |
Alt taraf gayet güzel ama... | Open Subtitles | -أجل أعني بان المكان هنا في الأسفل جميل ولكن... |
güzel ama modası geçmiş bir prensip bu. | Open Subtitles | وهو مبدأ جميل ولكن توقيته سيء |
Bu çok güzel, ama... | Open Subtitles | هذا كلام جميل ولكن أنا... . ً |
Tamam, bu güzel ama... | Open Subtitles | -حسنً هذا جميل ولكن .. |
- Ne kadar hoş ama yanımda bir sürü doktor ve hemşire var. | Open Subtitles | وهذا جميل ولكن هناك حشد غفير من الأطباء والممرضات من أجلى هنا |
Aşağısı gerçekten çok hoş ama... | Open Subtitles | أعني بان المكان هنا في الأسفل جميل ولكن... |
Her şey iyi hoş ama bizim asıl endişemiz pazar rakamları değil. | Open Subtitles | كل هذا جميل ولكن ما نحن قلقون بشأنه هو ان ما حدث اكبر من مجرد حادث بقالة (يتحدث عن مشكلة تسبب بها (ارثر) مسبقا) |
Bak, Joan, bu çok hoş, ama bana teşekkür etmene gerek yok. | Open Subtitles | "انظري (جون). , هذا كله جميل" "ولكن لاداعي ان تشكريني" |
hoş ama ötekini dene. | Open Subtitles | جميل , ولكن جربي شيئاً آخر |