"جهاز تتبع" - Translation from Arabic to Turkish

    • takip cihazı
        
    • GPS
        
    • İzleme cihazı
        
    • iz
        
    • takip sistemi
        
    • izleme cihazı var
        
    • izleyici yerleştirdim
        
    Bir tane almalıyım. Birisi arabama takip cihazı koyarsa faydalı olabilir. TED يتوجب علي الحصول على واحده . ربما تكون مفيدة إذا وضع أحدهم جهاز تتبع في سيارتي الخاصه.
    Binbaşı, koltukta bir GPS takip cihazı vardı ve. Open Subtitles أيها الرائد، هناك جهاز تتبع في مقعد البندقيةَ
    Bileğinde takip cihazı olması koşuluyla... Open Subtitles بعد أن وافق على إرتداء خلخالاً مع جهاز تتبع
    Gösterge panelindeki şu şeye bakarak buldular. Sanırım GPS gibi bir şey. Open Subtitles علي الشاشة , أعتقد أنه جهاز تتبع أو شيء مثل هذا.
    Allah'a şükür yıllar önce tedbir amaçlı olarak annenizin kafasına izleme cihazı yerleştirmiştim. Open Subtitles الحمد لله منذ أعوام زرعت جهاز تتبع في رأس أمك من أجل موقف كهذا.
    Bu, hırsızlık takip cihazı. Open Subtitles لتحويل هذة الوظيفة الي وظيفة حيوية هذا جهاز تتبع ضد السرقة
    Bu yeni bir şekle ihtiyacı olan eş zamanlı bir takip cihazı. Open Subtitles انها جهاز تتبع في الوقت الحقيقي الذي يحتاج إلى هدف جديد.
    Fokun üzerinde takip cihazı varmış. Open Subtitles الفقمة؟ لابد ان عليها جهاز تتبع
    Arabasına bir takip cihazı yerleştirdi. Open Subtitles وقام بتنشيط جهاز تتبع في سيارتها
    Uzayaltı takip cihazı. Onu taktırmıştım. Open Subtitles جهاز تتبع تحت_ فضائى لقد كان مزروعا فى جسدى
    takip cihazı, Semtex sakız. Open Subtitles و جهاز تتبع عن بعد و لبان متفجر
    Şanslıyız ki Ajan Montgomery'nin üstünde bir takip cihazı var. Open Subtitles "لحسن الحظ العميل "مونتجمرى لديه جهاز تتبع
    Söylediğim her şeyi kafanıza kazıyın. Her paraşütte GPS vericisi var. Open Subtitles كل منا معه جهاز تتبع بالقمر الصناعي حتى تعثر عليك حملات البحث والإنقاذ
    Çantalardan birine GPS cihazı koydum. Çalışıyor. Open Subtitles جهاز تتبع المواقع في أحد الحقائب إنه مفعّل
    Bir bilgi vereyim hepsinde GPS var. Open Subtitles معلومة من خبير.. جميعها لديها جهاز تتبع.
    Senin yardımınla. Gundars'ın kaleminin bir kopyası. İçinde bir izleme cihazı var. Open Subtitles إنه نسخة من قلم جاندرز مثبت داخله جهاز تتبع متنقل
    İzleme cihazı varsa arkadaşınızın katilinin izini sürebiliriz. Open Subtitles نحنُ نتعامل مع الأمر كجريمة قتل إذا ما كان هناك جهاز تتبع يمكننا تتبع قاتلي صديقك
    Üzerinde iz sürücü ya da dinleme aygıtı olup olmadığını nereden bileceğiz? Open Subtitles كيف نعرف أنه لا يحتوى على جهاز تتبع معه؟ أو جهاز تنصت؟
    Bu kamyon üzerinde, hareketlerini izleyebilmemiz için elektronik takip sistemi var mı? Open Subtitles هل هناك جهاز تتبع على الشاحنه نستطيع استخدامه لايجادهما ؟
    Üzerine izleyici yerleştirdim. Open Subtitles إنه يرتدي جهاز تتبع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more